Abdülmecit
Abdülmecit
31. Türk padişahı (8 Temmuz 1839-25 haziran 1861)
Doğumu: 23 Nisan 1823, İstanbul Babası: Mahmut il Annesi: Bezmialem Sultan Padişah olan çocukları: Murat V, Abdülhamit II, Mehmet (Reşat) V Mehmet (Vahdettin) VI Ölümü: 25 Haziran 1861, İstanbul Gömüldüğü yer: Sultanselim türbesi, Yavuzselim, İstanbul
Abdülmecit'in Sadrazamları:
Mehmet Emin Rauf Paşa (başvekil olarak, 1839; 1840-1841; 1842-1846; 1852)
Koca Hüsrev Mehmet Paşa (1839-1840) Topal İzzet Mehmet Paşa (1841-1842) Koca Mustafa Reşit Paşa (1846-1848; 1848-1852; 1852; 1854-1855;
1856-1857; 1857-1858)
İbrahim Sarım Paşa (1848)
Ali Paşa (1852; 1855-1856; 1858-1859) Damat Mehmet Ali Paşa (1852)
Giritli Mustafa Naili Paşa (1853 1853-1854;ı1857)
Kıbrıslı Mehmet Emin Paşa (1854; 1859; 1860-1861)
Mütercim Mehmet Rüştü Paşa (1859-1860)
Abdülmecit'in Hayatı
Türk padişahı (İstanbul 1823-ay.y. 1861). Mahmut II ve Bezmialem Sultan'ın oğlu. Çağına uygun bir eğitim gören, veliahtlık dönemini kafes ardında geçirmeyen Abdülmecit, babasının ölümü üstüne (1839) 16 yaşındayken tahta çıktığında, Kavalalı Mehmet Ali Paşa Osmanlı donanmasını teslim almıştı. Hariciye nazırı Mustafa Reşit Paşa'dan etkilenerek Avrupa ülkelerinin yardımını sağlamak isteyen Abdülmecit, 3 Kasım 1839'da, Gülhane Hattı Hümayunu'nu çıkardı. Bu ferman uyarınca, müslüman ve hıristiyan bütün Osmanlı uyrukları aynı haklardan yararlanacak, mal, can, namus güvenliği sağlanacak, adaletli bir yönetim için yeni yasalar çıkarılacaktı. Buna karşılık, Avrupa ülkeleri de, Kütahya'ya kadar gelmiş olan Kavalalı Mehmet Ali Pasa kuvvetlerinin geri çekilmesini sağladılar. Mısır, Mehmet, et Ali Paşa'ya bırakılarak, Mısır valiliğinin Mehmet Ali Paşa'nın çocuklarına geçmesi kabul edildi; Mehmet Ali Paşa da, Osımanlılara yılda 80 000 kese akçe ödemekle yükümlü kılındı. 13 Temmuz 1841'de Londra Boğazlar Antlaşmasıyla Osmanlıların Çanakkale ve İstanbul boğazlan üstündeki egemenliği sağlandı.
Durumun bir süre için yatışması üstüne Abdülmecit, Osmanlı İmparatorluğu topraklarında çeşitli gezilere çıktı; bu arada İstanbul'da Kavalalı Mehmet Ali Paşa'yı kabul etti. Suriye ve Lübnan'da başgösteren bazı olayları, Eflak ve Boğdan'daki yerel ayaklanmalar izledi. Ruslarla Baltalimanı Antlaşması'nı (1 Mayıs 1849) imzaladı. Bu antlaşmayla ancak geçici bir süre için sağlanan barış, "Mukaddes makamlar sorunu" yüzünden bozulunca, Rusya'ya savaş açıldı (4 Ekim 1853). Böylece başlayan Kırım Savaşı, Ingiltere ve Fransa'nın yardımıyla kazanıldı ve Paris Antlaşması imzalandı (1856). Bu arada Abdülmecit de Gülhane Hattı Hümayunu'nu tamamlayıcı nitelikte olan "Islahat Fermanı"nı ilan etmek zorunda kaldı (1856): Osmanlı İmparatorluğu, devlet bütünlüğünü ancak Batılı ülkelerin güvencesiyle koruyabilecekti.
Tanzimat Fermanı'yla başlayan ıslahat hareketleri sürdürdürülerek, yönetim örgütü, adliye, askerlik ve maliyede köklü değişiklikler yapıldı: Rüştiye okulları açıldı, ilk Ceza Kanunnamesi hazırlandı; sürekli askerlik kaldırıldı; kura ile ve süreli askerlik konuldu; Galata köprüsü ve Gureba hastanesi yapıldı; Avrupa ülkelerinden ilk kez borç para alınarak (bunu 1855, 1858 ve 1860 yıllarındaki borçlanmalar izledi), Dolmabahçe sarayı, Beykoz kasrı ve Küçüksu kasrı yapıldı. Bu arada toprak hukukunu yeniden düzenleyen bir kararnameyle "iltizam" yöntemi kaldırıldı; devletin gelir ve giderleri bütçeye bağlandı.
Abdülmecit'in bütün çabalarına karşın, Osmanlı uyruklular arasında gerçek eşitlik sağlanamıyor, hıristiyanlar ve müslümanlar arasında gerginlikler gün geçtikçe artıyordu. Buna ek olarak bir yandan Cidde, Suriye, Eflak, Boğdan ve Karadağ'da başgösteren olaylar, öte yandan devletin aşırı harcamalar ve borçlarının sürekli artması nedeniyle durumdan hoşnut olmayanların düzenlediği Kuleli Vakası adı verilen örgütlenme, bir ihbar sayesinde dağıtıldı (14 Eylül 1848). Bu arada hastalanan Abdülmecit, Fransa'nın işe karışmasıyla Lübnan'ın ayrıcalıklı bir sancak haline gelmesinden kısa süre sonra öldü (25 Haziran 1861) ve Yavuzsultanselim camisindeki türbesine gömüldü.