Düdükçün
Düdükçünler göl ve akarsuların kıyısında, bataklıkların çevresinde yaşayan uzun bacaklı, oldukça uzun gagalı su kuşlarıdır. Adlarını düdük sesine benzeyen tiz ötüşlerinden alan bu kuşlar, kışın ve göç sırasında deniz, kıyılarında da görülebilir. Gövdelerinin üst bölümleri genellikle kahverengi ya da boz, alt bölümleri beyaz ya da krem rengidir. Uzunlukları türlere göre 15-30 cm arasında değişir. Sığ sularda gruplar halinde dolaşarak yakaladıkları böcekler, solucanlar ve kabuklu hayvanlarla beslenirler.
Düdükçünlerin yalnız iki türü Türkiye’de kuluçkaya yatar. Bunlardan biri Eskidünya’da en yaygın düdükçün türü olan kızılbacaktır (Tringa totanus). Tombul gövdesini taşıyan uzun, kızıl bacakları ve parlak kızıl renkli uzun gagasıyla dikkati çeken bu kuş Türkiye’de sulak alanların çevresinde her mevsim görülür. 20 cm uzunluğundaki bayağı düdükçün (Tringa hypoleucos) ise Doğu Anadolu’nun yüksek kesimlerinde ürer. Küçük ve hızlı kanat çırpışlarıyla suyun yüzeyini yalarcasma uçuşu tipiktir.
Avrupa ve Asya’nın daha kuzey bölgelerinde üreyen yedi düdükçün türüne de göç sırasında ve kış aylarında Türkiye’nin birçok yerinde rastlanır.
Düdükçünlerle akraba olmadıkları halde gagalarının biçimi ve tüylerinin rengi benzediği için denizdüdükçünü denen bazı kıyı kuşları da kumsallarda ve tuzlu bataklıklarda yaşar. Çok iyi yüzücü olan denizdüdükçünlerinin en ilginç yanı, öbür kuşlarda erkeğin üstlenmiş olduğu görevleri dişinin, dişininkileri erkeğin yerine getirmesidir. Kuşlann çoğundan farklı olarak dişiler erkeklerden daha renkli tüylerle bezenmiştir ve üreme mevsiminde çekingen erkekleri çiftleşmeye çağıran dişiler olur. Erkekler ise yuvayı kurup yumurtaların ve yavruların bakımını üstlenirler.