Frederic François Chopin
(1810-1849). Polonya asıllı olan Frederic Chopin piyano için bestelediği büyüleyici ve romantik yapıtlarıyla ünlüdür. Piyano parçaları dışında çok az bestesi bulunan sanatçının, özgün üslubu ve piyano çalmaktaki hüneriyle, müzik ustaları arasında apayrı bir yeri vardır. Chopin mutluluğunu, coşkusunu, umutsuzluğunu vals, prelüd (bir müzik yapıtının ana bölümüne giriş parçası) ve noktürn (duygulu parçalar) gibi kısa parçalarda dile getirdi. Besteci yurdu Polonya’ya duyduğu sevgiyi ve özlemi halk danslarından esinlenerek yazdığı polonez ve mazurkalarında coşkulu bir biçimde müziğe dönüştürdü. Chopin’in yapıtlarından Fa Minör Fantezi (1840-41), dört skertso (canlı ve parlak bir biçimde çalman müzik parçası) ve her biri müzikle anlatılan bir öykü izlenimi veren dört baladın yanı sıra, üç piyano sonatı ve iki piyano konçertosu olağanüstü bir duyarlılığın ürünleridir. Bestelediği valsler dans edilmek için değil, dinlemek üzere yazılmış çekici ve romantik parçalardır.
Chopin Varşova yakınlarında küçük bir köyde doğdu. Annesi PolonyalI, babası Fransız’dı. İlk konserini altı yaşındayken verdi ve erken yaşlarda küçük besteler yapmaya başladı. 19 yaşındayken halk önünde ve soyluların saraylarında kendi bestelerinden oluşan konserler veriyordu.
Berlin’e ve Viyana’ya yaptığı kısa yolculuklar dışında gençlik yıllarının büyük bir bölümü Varşova’da geçti. Daha sonra Viyana ve Paris’te şansını denemeye karar veren Chopin 1830’da Varşova’dan ayrıldı ve bir daha oraya dönmedi. Paris’te dönemin sanatçıları ile yakınlık kurdu. Gittiği yerlerde büyük bir ilgiyle karşılanan Chopin, Paris’in Zengin evlerinde özel dersler vermenin yanı sıra bestelerini yayımlayarak, ünlü salonlarda konser ve resitaller vererek yaşamını kazandı' 1836’da, George Sand takma adıyla tanınan kadın romancıyla tanıştı. George Sand özgür bir kadındı. Onunla beraberliği Chopin’ in yaşamını derinden etkiledi ve 1841’e kadar en verimli dönemini yaşadı.
Paris’teki renkli ama yorucu yaşantı sonucunda sağlığı bozulan Chopin vereme yakalanmıştı. Hasta olmasına karşın, yaşamını kazanabilmek için ders ve konserlerini sürdüren sanatçı, ölümünden kısa bir süre önce İngiltere’ye giderek Londra, Manchester, Glasgow ve Edinburgh’da konserler verdi. 1848’de hastalığı iyice ilerledi, bundan bir yıl sonra da öldü.