Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Kemaleddin Bey

  • Okunma : 330
Kemaleddin Bey Resim

Kemaleddin Bey (1870-1927), Cumhuriyet döneminin ilk yıllarında başta Ankara olmak üzere birçok büyük kentte önemli yapıları tasarlamış bir mimardır.

    İstanbul’da doğan Kemaleddin Bey lise sıralarında matematik ve mühendislikle ilgili konulara ilgi duymaya başladı. Yükseköğrenimini Hendese-i Mülkiye diye bilinen ve mühendis yetiştiren (bugün İstanbul Teknik Üniversitesi) okulda tamamlayarak aynı okulda Alman öğretim görevlisi Jachmund’un asistanlığına atandı. Daha sonra 1895’te mimarlık eğitimini ilerletmesi için gönderildiği Almanya’da Berlin’deki Charlottenburg Teknik Üniversitesi’ne iki yıl devam etti. İki buçuk yıl da çeşitli mimarlık bürolarında çalıştıktan sonra 1900’de İstanbul’a dönerek Hendese-i Mülkiye Mektebi’ndeki görevinin başına geçti. Hocası Jachmund’un okuldan ayrılması üzerine mimarlık derslerini Kemaleddin Bey sürdürmeye başladı. Bu arada Harbiye Nazırlığı (Savaş Bakanlığı), Evkaf Nezareti (Vakıflar Bakanlığı) gibi çeşitli yerlerde görev aldı. 1913-17 yılları arasında Osmanlı Devleti’nin güneydoğusundaki vilayetlerde girişilen bayındırlık çalışmalarına katıldı. 1923’te Mescid-i Aksa’nın onarımını üstlendi. Mescid-i Aksa ve Kubbetü’s-Sahra’nın (Ömer Camisi) onarımındaki başarısından ötürü İngiliz Krallık Mimarları Akademisi üyeliğine seçildi.

    Kemaleddin Bey 20. yüzyılın başlarında ülkemizde de ortaya çıkan ulusçuluk akımının etkisi altındaydı. Özellikle eski yapıların onarımlarıyla birlikte tarihsel mimarlık değerlerimize yöneldi. Çevresinde bu amaç doğrultusunda toplanan mimarlarla birlikte Birinci Ulusal Mimarlık Akım’ının öncüleri arasında yer aldı. 1900-30 yılları arasında etkili olan Birinci Ulusal Mimarlık Akım’ının amacı dağılmakta olan Osmanlı Devleti’nde birleştirici yanları olan bir mimarlık anlayışı yaratmaktı. Bu akım 19. yüzyılda yabancı ve azınlık mimarların etkisiyle oluşan değişik mimari üslupları birleştiren seçmeci mimarlık anlayışına karşı çıkıyordu.

    Kemaleddin Bey cami, türbe gibi geleneksel yapılar ortaya koyarken Osmanlı-Türk mimarlığından esinlendi. İşhanı gibi çağdaş yapılardaysa simetrik yerleştirme ve düzenlemeler gerçekleştirdi. Yapıtlarında kubbe, kemer gibi geleneksel yapı öğelerine ve Osmanlı- Türk sanatının klasik döneminden esinlenerek yapılmış, oymalarla bezenmiş, dışarıya taşan geniş çatılara yer verdi.

    Kemaleddin Bey Türk mimarlığını yapıtlarının yanı sıra öğretmenliğiyle de etkiledi. Eski yapıtları büyük bir istek ve özenle onaran bir mimar kuşağı yetiştirdi. Ayrıca Kemaleddin Bey mimarların örgütlenmesinde de öncüler arasındaydı. 1908’de kurulan Osmanlı Mimar ve Mühendis Cemiyeti’nin kurucuları arasında yer alarak ilk yönetim kurulunda yazmanlık görevini üstlenmiştir.

    Mimar Kemaleddin Bey’in arkasında bıraktığı yapıtların en önemlilerinden biri 1918’de çıkan bir yangında evlerini yitiren aileler için İstanbul Laleli’de yaptığı Tayyare Apartmanları diye de bilinen Harikzedegân Evleri günümüzde Ramada Oteli olarak kullanılmaktadır. 18. yüzyıl İstanbul’unun büyük konaklarını anımsatan bu yapılar ülkemizdeki çok katlı sosyal konut uygulamalarının ilk örneğidir. Yapıların çatılarında Laleli Camisi’nin Osmanlı barok mimarlığına özgü biçimlerini yinelemiş, böylece tarihsel çevre ile uyum sağlamıştır. Mimar Kemaleddin Bey’in öbür yapıtlarının bazıları İsmail Bey Konağı (Nişantaşı, İstanbul), Ahmet Ratip Paşa Köşkü (bugün Çamlıca Kız Lisesi), Bebek Camisi, Ankara’daki Gazi Eğitim Enstitüsü'dür.

Kemaleddin Bey Resimleri