Michelangelo Merisi Da Caravaggio
(1573-1610). Çağdaşlarının, “yeteneklerini kötüye kullanan bir dahi” olarak gördüğü, coşkulu ve karamsar bir sanatçı olan İtalyan ressam Caravaggio 17. yüzyılın en yenilikçi ressamlarından biri sayılır. Işıkla gölgeyi karşıtlık oluşturacak biçimde kullanışı, özgün kom pozisyonları ve konularını ele alış biçiminden dolayı gelenekçi ressamlardan ayrılır.
Caravaggio Kuzey İtalya’nın Lombardiya bölgesindeki Caravaggio kentinden, yaklaşık 1590’da Roma’ya geldi. Burada ressam Cavaliere d’A rpino’nun yanında çalıştı. Rom a’da seçkin ressamların yapıtlarını inceleme olanağı buldu. Resimleriyle Kardinal Francesco del M onte’nin dikkatini çeken Caravaggio kardinalin koruması altında çalışmalarını sürdürdü. Yaşam biçimi göreneklere çok ters düşen sanatçının başı durmadan derde girer, kafası kızınca gözü bir şey görmezdi. Bir askeri yaralamak, Romalı muhafızları taşlamak gibi suçlardan tutuklandı. Serbest bırakıldıktan sonra birini bıçakladı ve Roma’dan kaçmak zorunda kaldı. Napoli’ye, oradan da Malta ve Sicilya’ya kaçtı. Bir süre sonra, hâlâ cinayetten aranırken, Porto Ercole’de hastalanarak öldü. Öldüğünde 37 yaşını doldurmamıştı.
Caravaggio’nun resimlerinde gözlenen kararlı ve etkili anlatımın yanı sıra, sıradan kişiler arasından seçtiği modellerinin etten kemikten, bu dünyanın insanları oluşu zamanın kilise yetkilileri abasında tedirginlik yarattı. Resimleri “gerçekçi"’ olduğu gerekçesiyle kimi zaman kilise yetkililerince geri çevrildi. 1606’da yaptığı Bakire Meryem’in Ölümü adlı yapıtında model olarak ırmakta boğulmuş ve şişmeye yüz tutmuş bir kadının cesedini kullanması tepkilere yol açtı. Caravaggio geleneksel güzellik anlayışından ayrılarak insan ve doğayı ölçü almış, resimlerindeki dinsel kişileri göksel yaratıklar olmaktan çıkarmıştır. Örneğin San Agostino Kilisesi’ndeki Madonna Hacılarla Birlikte tablosunda, Meryem A na’nın önünde diz çökmüş köylüleri kirli ayakları, kararmış tırnaklarıyla canlandırdı. Milano’da Anibrosius Resim Galerisi’ndeki Meyve Sepeti tablosunda ise elmalar kurtlu ve çürüktür.
Caravaggio, öbür ressamlardan farklı olarak, hiçbir zaman tablolarının taslaklarını çizmedi; onun yerine modeli doğrudan doğruya tuvaline geçirdi.
Caravaggio’nun tabloları coşkulu ve canlıdır. Dehşet, acı, kayıtsızlık, gerilim yüklüdür. Roma’dan kaçmak zorunda bırakıldığı sırada yaptığı resimler en önemli yapıtları arasında sayılır. Bunlar, Tespihli Madonna, Merhametin Yedi Biçimi, A zize Lucia’nın Gömülüşü, Lazarus’un Dirilişidir. Tablolarında çoğu kez yalın ve koyu renkler kullanarak, vurgulamak istediği olayı bir ışık demetiyle aydınlatmış, doğal olmayan bu ışıkla büyülü ve etkileyici karşıtlıklar yaratmıştır.
Caravaggio hiçbir öğrenci yetiştirmediyse de, sanatının kendinden sonraki sanatçılar üzerindeki etkisi büyük olmuştur. Işık ile gölgeyi kullanma tekniği ve insanlar ile nesneleri olduğu gibi yansıtışı günümüze kadar birçok sanatçı tarafından tekrarlandı. Caravaggio’ nun Hollanda’da Rembrandt ve Vermeer’i, Fransa’da La Tour’u etkileyen biçemini Kuzey Avrupa’ya bu sanatçılar tanıtmıştır.