Daniel Defoe
(yaklaşık 1660-1731). Robinson Crusoe'nun yaratıcısı olan Daniel Defoe İngiliz yazarlarının en ünlülerindendir. Bir deniz kazası sonucu ıssız bir adaya sığınan Robinson Crusoe adlı denizcinin heyecan dolu serüvenleriyle dünyada ünlenen Defoe, bundan başka romanlar ve çok çeşitli konularda kitaplar yazdı. Bunlardan kimi yaşadığı dönemin sorunları ve olayları üzerinedir. Eğitim, yolların yapımı, ticaret, bankacılık ve ruh hastalarının bakımı gibi çeşitli konularda yol gösterici niteliktedir.
Defoe Londra’da doğdu. Çeşitli güçlükler ve tehlikelerle dolu bir yaşam geçirdi. 1685’te İngiltere Kralı II. James’e karşı başlatılan ayaklanmaya katıldı. Bu olay yaşamının ilk serüvenlerinden biriydi ve şansı yardım ederek ayaklanma bastırıldığında kaçmayı başardı. Birbirinden değişik konulara ilgi duyan Defoe, yaşamının çeşitli dönemlerinde tüccarlık, fabrikatörlük, devlet memurluğu ve hatta casusluk yaptı. 40 yaşında gazetecilikte karar kıldı, bundan birkaç yıl sonra da roman yazmaya başladı. Yayımladığı siyasal yergi kitapçıklarındaki sert tutumu yüzünden birçok kez hapse girdi. İlk kez arandığında, “orta boylu, sıska, esmer, koyu kahverengi saçlı ama peruk kullanan, gaga burunlu, sivri çeneli, gri gözlü, ağzının kenarında iri bir ben bulunan...” diye, bulunmasını sağlamak için betimleyici bir ilan çıkmıştı. Tutuklandıktan kısa bir süre sonra serbest bırakıldı. Defoe 1704’te The Review adlı haftalık bir edebiyat ve düşün dergisi çıkarmaya başladı. Bu, halk arasında geniş yankı uyandırmayı başaran, yayıncılık tarihinin ilk dergilerinden biriydi.
Robinson Crusoe’nun ilk cildi 1719’da The Life and Strange Surprising Adventures of Robinson Crusoe (“Robinson Crusoe’nun Yaşamı ve Şaşırtıcı Serüvenleri”) adıyla basıldı ve piyasaya çıkar çıkmaz büyük bir ilgi gördü. Defoe bu romanını, kazaya uğrayarak ıssız bir adaya sığınan Alexander Selkirk adlı İskoçyalı bir denizcinin anlattıklarından yola çıkarak yazmıştı. Robinson Crusoe'nun geçirdiği kaza ve adadaki yaşamı okuyanlara gerçek olduğundan kuşku duyurmayacak bir inandırıcılıktaydı.
Bu yapıt, Defoe’nun yaşadığı döneme ışık tutması, olayları ve ayrıntıları son derece canlı ve gerçekçi bir dille aktarması bakımından öteki kitaplarının arasında ayrı bir değer taşır. Defoe 1666’da Londra’da baş gösteren veba salgınını konu alan A Journal of the Plague Year (1722; “Veba Yılı Günlüğü”) adlı yapıtında, olayları doğrudan kendisi yaşamış gibi, gerçek ayrıntılardan yararlanarak yazdı. Yosma, M oll Flanders ( The Fortunes and Misfortunes of Moll Flanders; 1722) adlı romanında ise, yaşamının bir döneminde yankesicilik yapmış bir kadının heyecan ve güçlüklerle dolu öyküsünü anlatır.
Defoe döneminin güncel olaylarına günümüz gazetecileri kadar sık eğilen ilk yazarlardan biridir.