Girit sorunu
Girit sorunu, Girit adasında Osmanlı yönetimine karşı ayaklanmaların yol açtığı olayları belirten tarih terimi. 1669'dan başlayarak Osmanlı yönetimi altında barış içinde yaşayan Girit'te, özellikle Rusya'nın kışkırtıcı çalışmaları ve Fransız Devrimi'nin yarattığı ulusçuluk dalgası, XVII. yy'da Türk ve Rum halklar arasında bir gerginlik yaratmıştı. Osmanlı yönetiminin gün geçtikçe bozulmasının ve Etniki Eterya Cemiyeti'nin yoğun çabalarının elverişli ortam hazırladığı ilk ayaklanma, Mora Ayaklanmasının Girit'e de sıçramasıyla patlak verdi (1821): Rumlar Türk köylerini yakıp yıktı. Ama görevlendirilen Kavalalı Mehmet Ali Paşa, ayaklanmayı kısa süre içinde bastırdı. 1830'da Yunanistan Krallığı'nın kurulmasından sonra, patlak veren ikinci ayaklanma da, Kavalalı Mehmet Ali Paşa tarafından bastırıldı (1831). Gene kısa sürede bastırılan üçüncü ayaklanmadan (1841) sonra, 1861'de patlak veren dördüncü ayaklanmanın uzaması üstüne Fransa ye Rusya'nın olaya karışmaya kalkışmaları, Sadrazam Âli Paşa'nınadaya gidip halka birçok yeni hak tanımasıyla ve genel af ilan ederek ortalığı yatıştırmasıyla geçiştirildi (1868). 1877'de yeniden ayaklanan Rum halkı, bir önceki ayaklanmada elde ettiği hakları daha da genişletti. 1885'te Yunanistan'la birleşmek için girişilen altıncı ayaklanma, Şakir Paşa tarafından bastırıldı ve adaya daha önce tanınan ayrıcalıkların bir bölümü geri alındı (1889). 1896'da patlak veren son ayaklanma sonucunda, Yunan prensi Georgios adaya olağanüstü komiser atandı ve 1908'de Girit Meclisi, adanın Yunanistan'a katıldığını ilan etti. Balkan Savaşı'ndan sonra, Londra Antlaşması'yla Girit Yunanistan'a bağlandı.