Hacı Bektaş Veli
Hacı Bektaş Veli, Türk mutasavvıfı ve bektaşi tarikatının kurucusu (Nişapur 1210-Hacıbektaş, Nevşehir 1271). Eflaki'nin Menakıbül Arifin'inde (Ariflerin Menkıbeleri),Âşıkpaşazade Tarihi'nde ve Bektaşi Velayetnamesi'nde rastlanan bilgilere göre Amasya'da Baba İshak'ın yanında halifelik yapan Hacı Bektaş Veli, Kırşehir ve Kayseri'de bir süre oturduktan sonra Sulucakarahöyük'e (günümüzde Hacıbektaş) yerleşti. Din ve mezhebin buyruklarından uzaklaşarak Baba İshak'ı mehdi, hattâ peygamber gibi görerek ayaklanan "Babalıların" büyük bölümü kılıçtan geçirilince, ayaklanmada sağ kalan şii ve batinileri çevresinde topladı. Müritleri tarafından "kalenderler piri, abdallar serveri" olarak nitelendirildi; kalenderi, haydari, şemsi, abdal, edhemi, cami ve celali tarikatlarının üyelerini bünyesinde toplayan "bektaşilik" tarikatını kurdu.
Bektaşi geleneği, Hacı Bektaş'ı Orhan Gazi ile çağdaş sayar ve Yeniçeri ocağına dua ederek yeniçeriler tarafından pir olarak kabul edildiğini öne sürer. Ne var ki, Hacı Bektaş Osmanlılardan çok önce öldüğünden, bu söylentiler doğru değildir. Aşıkpazade, Hacı Bektaş'ın hiçbir Osmanlı padişahıyla görüşmediğini, yeniçerilerin bektaşilikle olan ilişkisininse, bir savaşta, müritlerden Abdal Musa'nın yeniçeri üsküfü giymesiyle başladığını öne sürmüştür.
Alioğlu Musa'nın (Süfli Derviş takma adıyla tanınır) XV. yy.'da yazdığı Bektaşi Velayetnamesi nde Hacı Bektaş'ın yaşamı olağanüstü olaylarla süslenerek anlatılır. Bu yapıta göre Hacı Bektaş, Hoca Ahmet Yesevi'nin halifelerinden Lokman Perende'nin öğrencisidir. Küçük yaşta keramet göstermeye başlamış, Horasan erenleri tarafından "ulu" olarak tanınmış, "saltanat teklifini" geri çevirerek inzivaya çekilmiş, kırk yıl ibadet etmiştir. Bedahşan dinsizleriyle amansız bir savaşa tutuşan Horasan valisi Ahmet Yesevi'ye yardım etmiş, şahin biçimine girerek savaşın kazanılmasında başlıca rolü oynamış, Bedahşan halkının İslâm dinini kabul etmesini sağlamıştır. Gene aynı yapıta göre, daha sonra Anadolu'ya yerleşen Hacı Bektaş, birçok din ve tarikat büyüğüyle (Mevlana, Molla Sadettin, Seyit Mahmut-u Hayrani, Ahi Evren, vb.)görüşmüş, sayısız keramet göstermiştir.
Hacı Bektaş Veli'nin Makalat adlı Arapça bir kitabı vardır. Bu yapıt, öğretici bir tasavvuf kitabıdır. Ayrıca XVIII.yy'da yazıldığı sanılan, ama Hacı Bektaş'a mal edilen iki sayfalık bir Şahtiye de ele geçmiştir. Tasavvufa ilişkin hikmetleri biraraya toplayan, Farsça Fevaid adlı kitap ile XIII.yy 'dan çok sonra yazıldıkları kesin olan birçok şiir de, Hacı Bektaş'a mal edilmektedir.