Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Küba

  • Okunma : 325
Küba Resim

Küba, Batı Hint Adaları’nın en büyüğüdür ve batı yarıkürede kurulan ilk sosyalist devlettir. Küba Cumhuriyeti toprakları, büyük Küba Adası’nın yanı sıra çevresindeki birçok küçük adayı da kaplar. Dar ve uzun olan büyük ada, yaklaşık 1.250 km boyundadır. Küba, Kuzeyde Meksika Körfezi ve Atlas Okyanusu’yla, güneyde de Karayib Denizi’yle çevrilidir. En yakın komşusu olan Haiti’den Windward Boğazı ile ayrılır.

    Küba topraklarının yaklaşık dörtte biri dağlıktır. Geri kalan alanları düz ve geniş ovalarla alçak yaylalar kaplar. Güneydoğu ucundaki sarp Maestra Dağları’nın en yüksek noktası 2.005 metreyle Turquino Doruğu’dur. Güneyde denizden dimdik yükselen yalçın kayalıklarla çevrili olan bu dağların etekleri sık tropik ormanlarla örtülüdür. Ünlü Havana tütünü vadilerde ve dağ etekleri boyunca uzanan ovalarda yetişir. Adada sarp kayalıklarla çevrili birçok derin çöküntü ya da çukur bölge vardır.

    Kıyılarında çok sayıda derin ve güvenli liman bulunan Küba’ya “ 100 liman adası” da denir. Tek uzun akarsuyu olan Cauto Irmağı 249 km boyundadır ve yaklaşık üçte biri gemiler tarafından kullanılabilmektedir. Öbür ırmaklarının hepsi dağlardan gelen sel sularından oluşur. Zaman zaman kireçtaşı mağaralarında gözden kaybolan bu akarsular, daha sonra yeniden ortaya çıkar.

    Tropik iklim kuşağında bulunan Küba sıcak bir ülkedir, ama denizden gelen alize rüzgârları aşırı sıcaklığı önler. Ortalama sıcaklık ocak ayında 21°C, temmuzda ise 27°C’dir. Ada çok yağış alır. Yağmurların dörtte üçü, mayıs ve kasım ayları arasında yağar. Küba tayfunların yolu üzerindedir ve bu yıkıcı fırtınalar çoğunlukla eylül ekim arasında eser.

    Küba’da bulunan hayvanların çoğu küçüktür ve dünyanın başka hiçbir yerinde bulunmayan keme türleri yaşar. Yarasalarla adatavşanlan da çok yaygındır. Ülkede, aralarında kışın Kuzey Amerika’dan gelen pek çok göçmen kuşun da bulunduğu yüzlerce değişik kuş türü vardır. Ayrıca Küba’da sürüngenler, böcekler ve örümcekler de pek boldur. Küba’ yı çevreleyen denizlerde çok çeşitli balık ve kabuklu deniz hayvanı yaşar.

    Küba nüfusunun yüzde 12’si Siyah kölelerin torunlarıdır. Halkın yüzde 66’sını çoğu İspanyol kökenli olan beyazlar ve yüzde 22’sini Afrikalılar ile beyazların soyundan gelen melezler oluşturur.

    Kübalılar atletizm, yüzme, boks, beyzbol, futbol gibi sporlarda çok ileridir. Müzikleri İspanyol melodileriyle Afrika ritimlerinin bir karışımıdır. Küba dansları arasında rumba, mambo, konga ve Küba bolerosu sayılabilir. Kübalılar şiire özel bir ilgi duyar. Küba ulusal sanatı hem Siyah hem de İspanyol etkilerini yansıtır.

    Küba’da kentleşme oranı yüksektir. Nüfusun yüzde 70’ten fazlası kentlerde yaşar. Başkent Havana’nın nüfusu 2.036.799’dur (1987). Ulusal bütçenin önemli bir bölümü eğitime ayrılmıştır. Havana Üniversitesi 1728’de kurulmuştur. Ülkede ayrıca başka birçok okul ve yüksekokul vardır.

Tarım ve Sanayi

1959 Küba Devrimi öncesinde ülke ekonomisi çokuluslu ABD şirketlerinin yönetiminde sürdürülen şekerkamışı üretimine dayanıyordu. Ayrıca hayvancılık ve tütün üretimi de önemliydi. Küba’da devrimin ardından ekonominin tek ürüne bağlı olmasının sakıncaları dikkate alınarak, merkezi planlamayla ürün çeşitlemesine gidildi. Yabancı şirketler devletleştirildi ve sanayi yatırımlarına önem verildi. Bugün Küba’nın toplam yüzölçümünün yarısından fazlasında tarım yapılır ve halkın beşte biri tarım işçisidir. Tarım alanları hafif eğimli ya da düz olduğundan modern tarım araçlarının kullanımı için çok elverişlidir. Batı Küba’da daha çok küçük çiftlikler, Camagüey bölgesinde ise çok büyük şekerkamışı plantasyonları (büyük çiftlikler) ve sığır çiftlikleri bulunur.

    Küba, dış ülkelere şekerkamışından ürettiği şeker başta olmak üzere, tütün, pirinç, kahve, turunçgiller ve kakao satar. Ülkenin en iyi tütünü Havana’nın batısında yetişir. Daha ada Kristof Kolomb tarafından keşfedilmeden önce de Küba’da tütün yetiştirilirdi. İspanyol kâşifler tütünle ilk olarak burada karşılaştılar. Küba, dış ülkelere önemli ölçüde muz, ananas ve greyfurt satar.

    Bir zamanlar bütün ada ormanlarla kaplıydı. Günümüzde de hâlâ sedir, gülağacı, maun ve başka değerli ağaçlar bulunmaktadır. Ormanlar, daha çok şekerkamışı yetiştirmek için kesildi ve ağaçlar öyle azaldı ki, Küba dışarıdan kereste satın almak zorunda kaldı, ama 1960’larda 2 milyonu aşkın yeni ağaç dikildi.

    Küba, dünyanın en önemli nikel üreticileri arasındadır. Demir, manganez, kromit ve bakır elde edilir. Küba topraklarında kömür yoktur, ama bir miktar petrol çıkarılır. Sığ kıyı havuzlarında deniz suyu buharlaştırılarak tuz üretilir.

    Şeker ve tütün işleme Kübalılar’ın en önemli sanayileridir. Küba puroları dünyaca ünlüdür. Devletçe işletilen fabrikalarda çelik, çimento, gübre, petrol ürünleri, kimyasal maddeler, dokuma ve giysi üretilir. Kıyı açıklarında denizden sünger çıkartılır. Balıkçılık, giderek gelişen bir sanayi dalıdır.

    Ana karayolu, bütün büyük kentlere uğrayarak Küba’yı hemen hemen boydan boya geçer. 6.000 km uzunluğunda bir demiryolu ve büyük modern havaalanları vardır.

Tarih

1492’de Kristof Kolomb Küba’yı İspanya adına ele geçirdiğinde zengin Hindistan topraklarını bulduğunu sandı. Adanın ilk valisi olarak atanan Diego de Velazques, 1511’de bölgeyi sömürgeleştirmek üzere bir askeri birlik eşliğinde İspanya’dan geldi. Küba 400 yıldan fazla bir süre İspanya’nın sömürgesi olarak kaldı. Havana Amerika’daki İspanyol sömürgelerinin ana limanı ve deniz üssü oldu. Yerliler’in çoğu öldürüldü; İspanyollar şekerkamışı ve tütün plantasyonlarında çalıştırmak üzere Afrika’dan köle getirdiler. İspanyol yönetimine karşı hoşnutsuzluğu artan Kübalılar,
1868’de Carlos Manuel de Cespedes önderliğinde ayaklandı ve bu ayaklanma 1878’e kadar süren On Yıl Savaşı’nı başlattı. Kesin bir başarı sağlayamayan isyancılar 1878’de barış antlaşmasını imzaladılar. Bu antlaşmayla İspanya bazı reformlar yapmaya söz verdiyse de sözünü tutmadı. Daha sonraki ayaklanmalar da kanlı bir biçimde bastırıldı. İspanya 1886’da köleliği kaldırdı. Ne var ki, Küba’nın öteki istemlerini yerine getirmedi. 1895’te Küba Bağımsızlık Savaşı başladı ve başkaldıran Kübalılar bir yıl içinde adanın önemli bir bölümünü ele geçirdiler.

    1898’de, ABD savaş gemisi Mairıe Havana limanında havaya uçuruldu. Geminin batırılmasından İspanya’yı sorumlu tutan ABD yönetimi İspanyollar’a savaş açtı. İspanyollar kısa sürede yenildiler ve 1898’de Küba’yı ABD’ye bıraktılar.

    1899’da Küba’nın bağımsızlığı tanındı, ama ABD işgali üç yıl daha sürdü. 1902’de Küba’nın iç ve dışişlerinde söz sahibi olma ve burada deniz üssü kurma hakkını alan ABD birlikleri, Küba topraklarını terk etti. Ama Küba’nın askeri ve ekonomik açıdan ABD’ye bağımlılığı sürdü. 1925’ten sonra Küba’da başkanlık sistemi bir diktatörlük yönetimi olarak gelişti. Bu diktatörlerin çoğunun ardında 1920’lerin sonuna doğru ordunun denetimini eline geçiren çavuş Fulgencio Batista bulunuyordu. Batista 1933’te bir darbeyle devlet yönetimini de ele geçirdi ve 1958’in sonuna kadar iktidarda kaldı. Fidel Castro aralarında ünlü devrimci Che Guevera’nın da bulunduğu bir grup arkadaşıyla birlikte Batista’ya karşı ayaklandı. İki yıl süren gerilla savaşı sonunda Batista ülkeden kaçtı. Havana’ya giren Castro’nun birlikleri 1959’da yönetime el koydu ve Castro başbakan oldu.

    Castro yönetimi, geniş bir toprak reformunun yanı sıra, şeker ve petrol rafinerilerinin kamulaştırılmasını da içine alan çeşitli reformlar yaptı. Reform hareketlerinden ve özellikle de toprakların kamulaştırılmasından en fazla zarar görenler ABD şirketleri oldu. Bunların baskısıyla ABD yönetimi Küba’ya ekonomik ambargo uygulamaya başladı. Ayrıca Küba’nın yeni yönetimine karşı olan birçok kişi ABD’ye göç etti. ABD’de askeri eğitim gören bu göçmenlerin 1961’de Domuzlar Körfezi’ne yaptıkları çıkarma girişimi Küba ile ABD’nin ilişkilerinin daha da gerginleşmesine neden oldu. Bu arada SSCB ile ilişkileri gelişen Küba, ülkenin sosyalist bir çizgi izleyeceğini açıkladı.

    ABD, kıyılarına bu kadar yakın bir sosyalist ülkeyi hiç hoş karşılamadı. 1962 Ekim’inde, SSCB’yi Küba’da füze üsleri kurarak batı yarıkürede barışı tehlikeye sokmakla suçlayarak adayı denizden kuşattı. Bir hafta sonra SSCB, Küba’da kurmuş olduğu üsleri sökmeyi kabul etti. Bu olay ABD ile SSCB’yi savaşın eşiğine getirmişti. Küba’nın SSCB ile ilişkileri bu olaydan sonra soğudu ve 1968 kadar Küba daha çok dünyanın azgelişmiş ülkelerindeki devrimci hareketlere destek verdi. 1968’den sonra SSCB ile ilişkileri yeniden düzelen Küba’nın sosyalist ülkelerle olan ekonomik bağları giderek arttı. Günümüzde ABD ile hâlâ gergin ilişkiler içinde olan Küba, SSCB ve öbür Doğu Avrupa ülkelerinin başlattığı reform hareketinin dışında kalacağını açıkladı.

Küba‘ya İlişkin Bilgiler

Yüzölçümü: 110.860 km2.

Nüfus: 10.421.000 (1988).

Yönetim: Bağımsız cumhuriyet.

Başkent: Havana.

Başlıca Dış Ticaret Ürünleri: Şeker, melas, tütün, puro, balık, bakır, manganez ve krom cevherleri.

Önemli Kentler: Havana, Holguin, Camagüey, Santiago de Cuba, Santa Clara.

Eğitim: 6-16 yaşları arasında zorunlu ve parasızdır.

Küba Resimleri