Rafaello
(1483-1520), 37 yıllık kısa ömründe, olağanüstü güzellikteki yapıtlarıyla dünyanın en büyük ressamları arasında yerini almıştır. Nazik, hoşgörülü, alçakgönüllü, kimseye düşmanlığı olmayan ve dostluğa değer veren biri olduğu konusunda herkes birleşirdi. Sanatçının bu özellikleri resimlerinde de kendini gösterir. Raffaello’nun Hz. Meryem ve Çocuk İsa konusunu işlediği birçok yapıtındaki figürlerin yüzünde son derece sevecen, yumuşak ve dingin, çoğu zaman gülümseyen bir ifade vardır.
Raffaello İtalya’da Urbino’da doğdu. Babası ressamdı. Resim yeteneği daha küçük yaşlarda ortaya çıkan sanatçı sekiz yaşında annesini, 11 yaşında da babasını yitirdi. Daha sonraki yıllarda resim öğrenimi görmek üzere Perugia’ya gitti ve orada ressam Perugino’nun atölyesinde çalıştı. Perspektif uygulaması ve figürlerin mekânla ilişkisi konusunda Perugino’dan çok şey öğrendi. Onun yumuşak ve şiirsel üslubundan etkilendi. Çok geçmeden en az ustası kadar başarılı, sıcak ve canlı yapıtlar vermeye başladı. 1504-08 arasında Floransa’ya gitti. Rönesans kültürünü çok iyi özümlemiş bir sanatçı olan Raffaello, orada Leonardo da Vinci ve Michelangelo’nun yapıtlarını inceleme olanağı buldu. Hz. Meryem’i konu aldığı resimlerinin çoğunu o dönemde yaptı. Özellikle Leonardo’nun yumuşak ifadeli, dingin figürlerinden, gölge ve ışık tekniklerinden etkilendi.
1508’de, Rönesans döneminin en önemli mimarlarından biri olan Donato Bramante’nin (1944-1514) önerisi üzerine, Papa II. Julius tarafından Roma’ya çağrıldı. Kısa sürede ünlenen ve çevresindekilerin sevgisini kazanarak “ressamların prensi” olarak anılmaya başlayan Raffaello, önüne gelen her işi büyük bir titizlikle yapıyor, her seferinde bir öncekinden daha güzel bir yapıt ortaya çıkarıyordu. Vatikan’da papanın çalışma odası olarak kullanacağı Segnatura Odası’nın bezemelerini üç yılda tamamladı. Bu odadaki Atina Okulu freski Raffaello’nun en ünlü yapıtlarından biridir. Resimde Eski Yunanlı düşünürlerden Aristo ve Platon’un çevresinde, geçmiş yüzyılların ve Rönesans döneminin düşünürleri yer almaktadır. İnsanların son derece gerçekçi bir anlatımla betimlendiği bu resim, sanatçının içinde bulunduğu kültürel ve düşünsel yaşamı bütün canlılığıyla yansıtmaktadır. Aynı dönemde mimarlık uygulamalarına da başlayan Raffaello, Bramante ile birlikte San Pietro Bazilikası üzerinde çalıştı. Bramante’nin ölümünden sonra çalışmaları tek başına sürdürdü. Sistina Şapeli’ne asılmak üzere dokunacak olan hah örneklerini hazırladı. Santa Eligio degli Orefici Kilisesi’ni ve Santa Maria del Popolo Kilisesi’nin mezar şapelini yaptı. Eski yapılara da ilgi duyan sanatçı, Roma’nın arkeolojik bir haritasını çıkardı.
Yüksek Rönesans sanatını doruk noktasına ulaştıran Raffaello, yapıtlarında estetik anlayışını yücelik ve incelikle birleştirerek klasikçi tutumun en etkili temsilcilerinden biri oldu.
Sanatçının başyapıtı sayılan Vatikan freskleri dışındaki öteki önemli yapıtları Niccolini-Cowper Madonnası (1508), Sistina Madonnası (1513-14) ve İsa nın Göğe Yükselişi"dir (1518-20). Yapıtlarının çoğu Avrupa’daki müzelerde ve sanat galerilerinde sergilenmektedir.