Toroslar
Toroslar ya da Toros Dağları, Anadolu’nun güney, doğu ve güneydoğu kesimlerini engebelendiren dağ dizilerinin genel adıdır. Alp-Himalaya sistemine bağlı olan Toroslar, yer yer içbükey ve dışbükey sıralar oluşturarak iki dizi halinde uzanır. Batıda Rodos ve Girit adaları, Yunanistan’daki Pindus Dağları, Yugoslavya’daki Dinar Alpleri aracılığıyla Alpler’e, doğuda da İran’daki dağlar üzerinden Pamirler’de Himalayalar’a bağlanır.
Toroslar’ı oluşturan iç sıralar Anadolu’nun güneybatı kesimindeki Teke Yarımadası’ndan doğu kesimindeki Ağrı Dağı’na kadar, yer yer kesintiye uğrayan diziler halinde uzanır. İç sıralar Batı Toroslar, Orta Toroslar ve Doğu Toroslar olmak üzere üç bölümdür. Kıbrıs’taki dağların doğu uzantısı olarak Amanos Dağları’yla başlayan dış sıralar, Güneydoğu Toroslar adıyla bir yay oluşturarak ülkemizin güneydoğu köşesine kadar ulaşır.
Akdeniz Bölgesi’nin batı kesimindeki Teke Yarımadasından başlayarak Antalya Körfezi’nin çevresini kalınca bir kuşak biçiminde kuşattıktan sonra doğudaki Taşeli Yaylası’nda silikleşerek sona eren dağ sıralarına Batı Toroslar adı verilir. Göller Yöresi’nde Karakuş ve Sultan dağlarının kesiştiği köşeden güneydeki Antalya Körfezi'nin kıyısına doğru yelpaze biçiminde açılan Batı Toroslar ters bir "V” harfini andırır. Batı Toroslar’ı oluşturan başlıca yükseltiler Akdağ ve Bey Dağları ile Oyuklu, Barla, Davras ve Dedegöl (Dedegül) dağlarıdır. Bu sırada yer alan en yüksek nokta Bey Dağları’ndaki Akdağ’m 3.069 metreye erişen Kızlarsivrisi Doruğu’dur.
Akdeniz Bölgesi'nin orta kesiminde yer alan Taşeli Yaylası ile İç Anadolu Bölgesi'nin doğu kesimindeki Uzunyayla arasında uzanan dağlar Orta Toroslar adıyla anılır. Bu sırada Bolkar Dağları, Aladağlar. Tahtalı Dağlar ve Binboğa Dağları yer alır. Bu sıradaki dağların yüksekliği Batı Toroslar’ı oluşturan dağlardan daha fazladır. Bolkar Dağları Medetsiz Tepesi'nde 3.524 metreye, Aladağlar Demirazık Tepesi’nde 3.756 metreye, Tahtalı Dağlar ise Beydağ'ın doruğunda 3.075 metreye erişir.
Uzunyayla’nın doğusunda başlayan Doğu Toroslar, Doğu Anadolu Bölgesi boyunca batı-doğu doğrultusunda Ağrı Dağı'na kadar uzanır. Kuzeyde Erzincan-Tercan-ErzurumPasinler-Iğdır, güneyde Elazığ-Palu-Muş çöküntü alanları tarafından sınırlandırılan bu sıra Munzur ve Karasu-Aras dağlarından oluşur. Birçok harita ve kaynakta Doğu Toroslar yerine bu adlarla anılan dağ sırasının en doğusunda, sönmüş bir yanardağ olan Ağrı Dağı'ndan başka Doğu Toroslar sırasında yer alan en yüksek noktaların başlıcaları, Munzur Dağları’ndan Mercan Dağları’nda 3.463 metreye erişen Akbaba Doruğu ile Karasu-Aras Dağları'ndaki, 3.293 metreye erişen Bağırpaşa Dağı’nın doruğudur.
Dış sıraları oluşturan başlıca dağ dizisi, bir yayı andıran biçimiyle Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerini birbirinden ayıran Güneydoğu Toroslar’dır. Malatya Dağları’ndan güneydoğudaki Hakkâri dağlık yöresine kadar uzanan Güneydoğu Toroslar, Fırat Irmağı ve Bitlis Çayı tarafından iki noktada derin bir biçimde yarılmıştır. 4.135 metreye erişen doruğu (Reşko Tepesi) Güneydoğu Toroslar’ın en yüksek noktasını oluşturan Cilo Dağı aynı zamanda ülkemizdeki yanardağ kökenli olmayan en yüksek kütledir.
Jeolojik açıdan çok uzun ve karmaşık oluşum aşamaları ile aşınım evreleri geçiren Toroslar'ın yapısına genel olarak kalkerler egemendir. Bu dağlar tarafından engebelendirilen alanlarda çok sayıda mağara, yeraltı ırmağı, dolin ve polye gibi çukurluklara rastlanmasının nedeni yapısındaki kalkerlerdir. Toroslar’ın ilgi çekici yanlarından biri de son jeolojik dönemde oluşan buzullaşmadan arta kalan izlerdir. Toroslar’ın 2.500 metreden daha yüksek olan kesimlerinde sirk de denen buzyalaklarına, buzyalağı göllerine, buzul vadilerine ve buzultaş setlerine sık sık rastlanır. Cilo Dağı’nda 20’den çok vadi buzulu vardır. Uludoruk olarak da anılan Reşko Tepesi’nin kuzeydoğusunda yer alan 4 km uzunluğundaki Uludoruk vadi buzulu ülkemizin en uzun buzuludur.
Kuzey Anadolu kırık kuşağı ile Doğu Anadolu kırık kuşağı, Doğu ve Güneydoğu Toroslar’ın arasında yer alan Varto yöresinde kesişir. Bu nedenle özellikle Doğu Toroslar’ı kuzey ve güneyde sınırlayan çöküntü alanları Türkiye’nin en etkin deprem bölgelerindendir.
Toroslar kolay geçit vermez. Karayolu ulaşımının sağlanması amacıyla belirli kesimlerde, özellikle akarsu vadilerinden yararlanılarak bazı geçitler açılmıştır. Bunlardan başlıcaları Batı Toroslar’da Çubuk Boğazı (875 m etre), Beyşehir ile Akdeniz kıyısı arasındaki Bademli Geçidi (1.390 metre) ve Teke Geçidi (1.320 metre); Orta Toroslar’da Sertavul (1.630 metre) ve Tekir Beli (1.260 m) geçitleridir. Doğu Toroslar kuzey-güney doğrultusundaki geçişleri engeller. Güneydoğu Toroslar Bitlis Çayı vadisinde yapılmış olan karayoluyla aşılır.
Toroslar’da Akdeniz ikliminin etkisi altında kalan kesimler doğal bitki örtüsü açısından oldukça zengindir. Batı ve Orta Toroslar’ın Akdeniz’e bakan alçak kesimleri makilerle kaplıdır. Daha sonra meşeler ve kızıl çamlar başlar. Bazı kesimlerde meşelerle kızıl çamlar başka ağaçlarla birlikte karışık ormanlar oluşturur. 1.200 metreden daha yükseklerde kara çamlara rastlanır. En yüksek kesimlerde ormanın üst sınırı olan 2.100 metreye kadar köknar ve sedirler yer alır. Adana ilinin kuzey kesimindeki ormanlarda sarı çamlar ve Halep çamlarıyla da karşılaşılır. Benzer bitki örtüsüyle kaplı olan Amanos Dağları’nın yüksek kesimlerinde kayınlara rastlanır. Doğu ve Güneydoğu Toroslar doğal bitki örtüsü açısından oldukça yoksuldur. Güneydoğu Toroslar’da rastlanan meşe toplulukları Doğu Toroslar’da daha seyrek bir yayılış gösterir.
Toroslar’daki yüksek yaylalar hayvancılıkla uğraşanlar açısından büyük önem taşır. Özellikle Orta Toroslar'da yer alan yaylalar. Adana, Hatay ve İçel illerinin kıyı kesiminde yazın sıcaktan bunalan halkın serinlemek için çıktığı önemli sayfiye alanlarıdır. Bunların başlıcaları Bürücek, Namrun (Çamlıyayla), Gözne, Fındıkpınarı ve Belen yaylalarıdır.
Doğal ve tarihsel açıdan çok zengin değerlere sahip olan Toroslar'daki bazı kesimler koruma alanı ve ulusal park olarak ayrılmıştır. Bu alanlar özellikle yazın çok sayıda yerli ve yabancı turistin ilgisini çeker; gelenler buradaki dinlenme ve eğlenme olanaklarından yararlanır. Bunların başlıcaları Olimpos Beydağları, Güllük Dağı (Termessos). Kovada Gölü, Kızıldağ, Köprülü Kanyon, Karatepe-Aslantaş, Nemrut Dağı ve Munzur Vadisi ulusal parklarıdır. Kış sporlarına elverişli olmasına karşın Toroslar'da kurulmuş herhangi bir kayak merkezi yoktur. Bolkar Dağları ve Aladağlar ile Cilo Dağı dağcılık sporuyla ilgilenenler için eskiden beri çekici alanlardır. Toroslar'ın yüksek kesimlerinden kaynaklanarak kazdığı kanyon biçimli derin vadilerde akan Köprü Suyu gibi akarsular kano sporuyla ilgilenenleri bu dağlara çeker. Toroslar'da çok sayıda mağara vardır. Bu nedenle mağara bilimle (speleoloji) uğraşanlar her yıl Toroslar'daki mağaralarda çeşitli araştırmalar yapmak amacıyla bu dağlara çıkar.