AHMED RASİM
(1865-1932). Ahmed Rasim’in yapıtları eski İstanbul yaşamını canlandıran birer belge niteliğindedir. İstanbul’ da doğan yazar, kısa gezileri ve 1927’den ölümüne kadar A nkara’da milletvekili olarak bulunduğu dönem dışında hep bu kentte yaşadı. Yapıtlarında sokakları, evleri, eğlence ve gezi yerleri, vapurları, tramvay lan, kayıklan, yangınlan ve kavgalanyla İstanbul’u olanca canlılığıyla betimledi. Çeşitli kesimlerinden insan tipleri, balıkçılar, tulumbacılar, hamamcılar, serseriler, kumarbazlar, sanatçılar ya da ünlü kişiler yaşama biçimleri, şiveleri ve argolarıyla Ahmed Rasim’in yapıtlarında ölümsüzleşmiştir.
Ahmed Rasim, Gecelerim (1896) ve Falaka (1927) adlı kitaplarında anlattığı çocukluk anılarında yaşadığı mahalleden, oynadığı çocuk oyunlarından ve öğrencilerin okulda yedikleri bitmez tükenmez dayaklardan yalın ve mizah dolu bir dille söz eder. Tercüman-ı Hakikat (Gerçeklerin Sözcüsü) gazetesinde başlayan gazete yazarlığını 48 yıl boyunca sürdüren Ahmed Rasim’in çalıştığı gazete ve dergilerin sayısı 50’yi aşmıştır.
Asıl ününü söyleşi ve fıkra türündeki yazılarına borçlu olan Ahmed Rasim, gazete fıkralannı Eşkâl-i Zaman (1918; “Zamanın Tanımı”), İstanbul yaşamından çizgileri Şehir Mektupları (1910-11), edebiyat ve basın anılarını da Gülüp Ağladıklarım (1926) ve Muharrir Bu Ya (1926) adlı kitaplannda toplamıştır. Bu yapıtlarında II. Abdülhamid, II. Meşrutiyet, Mütareke ve Cumhuriyet gibi dört ayrı tarihsel dönemdeki İstanbul’u yapısal ve toplumsal değişimleriyle birlikte anlatır. İstanbul’un eğlence yerlerini ve unutamadığı anılarını Fuhş-ı A tik (1922; “Eski Fuhuş”) ve Muharrir, Şair, Edip (1924) adlı kitaplarında derlemiştir.
İstanbul’u anlatırken halkın konuşma dilini yansıtmaya özen gösteren Ahmed Rasim o dönemin yazı dilinde sık sık rastlanan Arapça ve Farsça tamlamalara daha çok bir mizah öğesi olarak yer vermiştir. Dilindeki sözcük zenginliği, anlatımındaki akıcılık ve kıvraklık yazarın en güçlü özelliklerindendir. Buna karşılık öykü ve romanlarında, döneminin edebiyat geleneğine uygun olarak ağdalı bir dil kullanmıştır.
140 dolayında kitabı yayımlanmış olan A hmed Rasim’in öbür önemli yapıtları arasında Bir Sefilenin Evrak-ı Metrukesi (1891; “Düşmüş Bir Kadından Artakalan Anılar”), Ülfet (1899), Hamamcı Ülfet (1922), Küçük Tarih-i İslam (1890), Küçük Tarih-i Osmani (1910-12), Ramazan Sohbetleri (1913) ve İlk Büyük Muharrirlerden Şinasi (1927) sayılabilir. Ayrıca besteleriyle tanınan yazarın 42 bestesi günümüze ulaşmış, bir bölümü de kaybolmuştur.