Akciğerler
Akciğerler, Hava soluyan omurgalıların ve bazı balıklar ile ikiyaşayışların enerji üretimi için gereksinme duydukları atmosferdeki oksijeni alıp, aynı zamanda metabolizmanın artık ürünü olan karbon dioksiti dışarı atan solunum sistemi organı. Birçok hayvanın akciğeri genellikle göğüs kafesi içinde yer alan iki esnek "oda"dan oluşur. Bu odalar, içlerindeki hava ile kılcal kan damarları arasında oksijen ve karbon dioksitin alıp verildiği ince bir gazla kaplıdır. Evrimsel terimlerle akciğerler, balık ve kabukluların solungaçlarını, böceklerin soluk borusunu (trakea) karşılar. Evrim boyunca akciğerin gelişmesi, çok miktarda oksijene gereksinme duyan, sudan çok daha hızlı havadaki oksijeni kullabilen hava-soluyan memelilerin ortaya çıkmasını sağlamıştır.
Akciğer Nedir
Yüksek yapılı omurgalılarda, akciğerlerin yüzey alanı çok büyük ölçüde artmıştır ve bu alanın iç yüzeyinin küçük petekcikli ya da kıvrımlı olmasına göre, omurgalılar alt bölümlere ayrılır. Memelilerin akciğerlerinde, akciğer hava kesecikleri (alveoli) adı verilen, balpeteğini andıran, yaklaşık yarım milyon küçük kovuk vardır; bunların her birinin çapı 1 mm'den küçüktür. Gaz alışverişi bu keseciklerde olur. İnsanlarda akciğerlerin toplam oksijen-karbon değiş tokuş yüzeyi son derece gelişmiştir: Yaklaşık 70 m².
İnsanlarda hava önce burun ve ağızdan, yutaktan (boğaz) ve gırtlaktan, daha sonra da soluk borusundan geçer. Burnun, ağzın ve yutağın bol kan desteği, gelen havaya beden sıcaklığını ve nemini verir. Soluk borusu, topluca akciğeri oluşturan beş ayrı lobu destekleyen iki ana bronş gövdesine ayrılır.
Her bronş kendi içinde 10 akciğer bronşu parçasına ya da dala ayrılır. Her dal da, lobun içinde ince dallara ayrılır. En küçük dallara "bronşçuk" adı verilir. Bronşçukların çapları 1 mm'den büyük olanlarında, sinir sisteminden gelen uyarılar doğrultusunda uzayıp kasılan kesintili kıkırdak halkalarıyla desteklenen yumuşak kasların oluşturdukları bir çeper vardır. Kaş ve kıkırdak, bir bağ dokusu kafesi içinde bir aradadır. Bu kafesin iç yüzeyi, aralarına müküs (sümüksü madde) salgılayan kadehsi hücrelerin serpiştirilmiş olduğu kirpikli epitel dokuyla kaplıdır.
Müküs burada yürüyen merdiven gibi hareket eder: Bronş ağacının içine geçmiş küçük yabancı parçacıklar, müküs üstünde titrek tüylü kirpiklere çarparak yukarı doğru ve iyice temizlendikleri boğaza doğru taşınırlar. Bronşçuklarda 1 mm'den daha küçük olan kıkırdak, kirpikli hücre ve kadehsi hücreler giderek kaybolur. En küçük hava yolunun çeperleri ve akciğer hava keseciklerinin girişi, desteğini bir dış bağdokusu ağından, akciğer hava kesecikleri arası bölmeden (interalveolar septum) alır. Bronşçuklarda, akciğer hava keseciklerinin çeperlerinin içlerine işleyen kılcal damarlar, kirli kanı kalpten taşıyan akciğer atardamar dalından doğarlar. Kılcal damarlar akciğerden çıktıkça, bir araya gelip, üst ve alt akciğer toplardamarlarını oluşturur ve oksijenle temizlenmiş kanı kalbe iletirler. Akciğer dolaşım damarlarına lenf kanalları eşlik eder, plazma su yitimini kılcal damarlar aracılığıyla dolaşıma katmaya yararlar.Akciğer lopları göğüs kafesi içinde yer alırlar ve birbirleri ile göğüs çeperinden, akciğer zarı (plevra) adı verilen çift katlı bir zarla ayrılırlar. Akciğer zarı kendisine komşu yapılarla sürtünmeyi azaltır.
Not: Solunum organları olan akciğerler bedenin göğüs kafesi içinde yer alırlar. Sağ akciğer üç loba, sol akciğer iki loba ayrılır. Hava, soluk borusundan geçer ve her biri akciğerle bağlantılı iki bronşun içine ulaşır. Bronşlar, bronşçuklara ayrılır. Akciğerin en küçük birimleri, akciğer hava kesecikleridir Hava keseciklerinin içinde, nazik akciğer dokuları ile "kılcaldamar" adı verilen çok ince kan damarları arasında gaz alış-verişi olur. Hava kesecikleri, akciğer toplardamarlarıyla taşınan (kırmızı) oksijen bakımından zengin kanla kalbi desteklerler. Karbondioksit içeren kanı kalpten hava keseciklerine, akciğer atardamarları (mavi) iletir. Akciğerlerin ağırlığı yaklaşık 1 kg'dır.
Akciğer hava kesecikleri, solunumun temel akciğer birimleridir. Her akciğerde birbirine zincirle bağlı gibi dizilmişi) yaklaşık 300 milyon hava keseciği bulunur. Her hava keseciğinin esnek bağdokusundan oluşan, 0,7 mikron kalınlığı aşmayan bir çeperi vardır. Çeperler, hava keseciklerini kuşatan kılcaldamar ağını birleştirirler. Kılcaldamarların çeperleri ve havakesecikleriııin çeperleri, oksijen ve karbondioksit alışverişinin yayınma ya da edilgin aktarım yoluyla gerçekleşmesine izin verecek kadar incedirler. Hava keseleri içinde, solumayla gelen yabancı cisimcikleri yutan bir fagosit hareket eder.