AMFİTİYATRO
Eski Roma’nın amfitiyatroları arena olarak adlandınlan büyük bir düzlüğün çevresinde daire ya da elips biçiminde yükselen tribünleri olan yapılardı. Kanlı gösterilerin sergilendiği arenalarda, yırtıcı hayvanlar birbirlerini parçalar, insanlar birbirleriyle ya da yırtıcı hayvanlarla kıyasıya dövüşürlerdi. Genellikle ölümle sonuçlanan bu acımasız dövüşler kana susamış kalabalıklarca izlenir ve alkışlanırdı.
Amfitiyatrolarda gösteri alanını belirten arena sözcüğü Latince’de kumluk anlamına gelir. Çünkü bu alanlar dövüş sırasında yaralanan ya da ölen gladyatörlerin (dövüşen insanların) kanlarını kolaylıkla dibe sızdıran kumlarla kaplıydı. Tribünlerin altında karanlık odalar, gladyatörler için barakalar, zindanlar, vahşi hayvanlar için kafesler vardı. Arena indirilip kaldırılabilen parmaklıklarla çevrilmişti. Gladyatörlerin çoğu suçlular ya da kölelerdi. Dövüşler mutlaka dövüşçülerden birinin ya da her ikisinin ölümüyle sonuçlanırdı (bak. G ladyatör). İzleyiciler yüksek bir duvar ve gerilmiş ağlarla hayvanlardan korunurdu. Eğlence için kan dökülen bu tür ve benzeri olaylar günümüzde insanlık tarihinin yüz karası sayılmaktadır.
İlk amfitiyatrolar tahtalardan yapılan dayanıksız yapılardı. Tarihçi Tacitus, Tiberius döneminde yapılan bir amfitiyatronun çökmesi ve yanması sırasında 50 bin insanın öldüğünü yazar.
Bilinen en eski amfitiyatro İÖ 80’lerde Pompei’de taşlarla yapılan amfitiyatrodur. Bu tür yapıların en ünlüsü ise Roma’daki Flavius Amfitiyatrosu’dur. Bu yapı daha sonra çok büyük olduğu için Colosseum olarak adlandırıldı. İmparator Vespasianus tarafından başlatılan bu yapı ölümünden sonra oğlu Titus tarafından tamamlandı. Bu döneme ilişkin belgelerde amfitiyatronun yaklaşık 80 bin izleyici aldığı belirtiliyorsa da zamanımızdaki ölçümler ancak 50 bin kişi alabileceğini ortaya koydu. Colosseum Eski Roma’nın görkemini gösteren bir yapıdır. Yaklaşık 187 metre uzunluğunda, 157 metre genişliğinde ve 49 metre yüksekliğindedir. Numaralı oturma yerleri olan bu amfitiyatroda giriş biletleri küçük kil tabletler biçimindeydi.
Amfitiyatrolarda kanlı dövüşlerin yanı sıra, arena suyla doldurularak çeşitli gösteriler de yapılırdı. 6. yüzyıldan sonra Colosseum askeri amaçlarla kale olarak kullanıldı.
Roma İmparatorluğu döneminde yapılmış taş amfitiyatrolardan çok azı günümüze ulaştı. En ünlü amfitiyatrolar İtalya’da Verona, Pompei ve Puteoli’deki (bugünkü Pozzuoli); Yugoslavya’da İstriya’nın merkezi Pula’daki; Fransa’da Nîmes ve Arles’daki amfitiyatrolardır.
Günümüzde spor gösterilerinin yapıldığı stadyumlar da bir tür amfitiyatrodur (bak. STADYUM). Ayrıca Londra’daki Albert Hail gibi geniş konser salonlarına da amfitiyatro denir. Verona’daki Eski Roma amfitiyatrosu bugün açık hava operalarının sahnelenmesinde kullanılan birkaç amfitiyatrodan biridir.