Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Futbol

  • Okunma : 667

Futbol, On birer kişilik iki takım arasında, futbol topuyla oynanan, oyuncuların, bedenlerinin elleri dışında kalan bütün üyelerini kullanarak, topu karşı kaleye sokmaya çalışmalarına dayanan takım sporu.

Dünyanın en çok ilgi gören sporlarından olan, hemen her ülkede oynanan ve büyük seyirci toplulukları tarafından izlenen futbolun, eski çağlardan bu yana çeşitli uluslarda oynanan benzer oyunların evrimi sonucu ortaya çıkmış olduğu söylenebilir: Sözgelimi, eski Yunanistan'da ve Roma'da oynanan bazı oyunlarda, futbolun ilk izlerine rastlanır.

Günümüzde oynanan futbolun anayurdu, bazı kural değişiklikleri yapılmış olmasına karşın, İngiltere'dir: Futbol ilk olarak XIX. yy'da İngiltere'deki bir kolejde oynanmaya başlanmış, oyunun ana kurallarıysa 1863'te konmuştur.

Uç hakemin (1 orta hakem, 2 yan hakem) yönettiği oyun, 45'er dakikalık iki devreden oluşan 90 dakikalık zaman diliminde oynanır. Futbolun oynandığı alan, eni 45-90 m, boyu 90-120 m arasında değişen bir dikdörtgende. Dikdörtgenin kısa kenarları üstünde ve bu kısa kenarın tam ortasında 7,32 m aralıkla iki direk dikilir; yerden 2,44 m yükseklikte yatay olarak yerleştirilen üçüncü direk, öteki dikey iki direği birleştirir. Bu kalenin arkasında gevşek biçimde gerilen ağ (file), hem direklere, hem toprağa tutturulur.

Her yan kale direğinden taç çizgisi (dikdörtgenin uzun kenar çizgileri) yönünde ve alanın içine doğru 16.50 m boyunca çizilen birer dik çizginin birleştirilmesiyle, kale çevrelerinde birer dikdörtgen daha oluşturulur; bu dikdörtgenlerin içindeki alana, "ceza alanı" adı verilir.

Dikdörtgenlerin köşegenlerinin birleşme noktası, "başlama vuruşu noktası"dır (ya da santra noktası). Başlama vuruşu noktası merkez alınarak çizilen 9,15 m yarıçaplı daireye, "santra yuvarlağı" adı verilir.

Futbol topu, çoğunlukla deriden yapılmış, çapı 68-71 cm arasında değişen, ağırlığı en az 396 gr, en çok 453 gr olan bir küredir. Futbol topunu, oyun kurallarını çiğnemeden, karşı takımının iki kale direği arasından bütünüyle geçirmeye "gol" denir. Her gol, bir sayıyla eşdeğerlidir: Yani kaleye giren her gol, karşı takıma bir sayı kazandırır.

Oyun içinde kuraldışı hareketlerde bulunmak, faul atışıyla ya da serbest vuruş) cezalandırılır. Kusurlu hareket ceza alanı içinde yapılmışsa ve yönetmeliklerde belirtilen 9 kusurlu hareketten biriyse, penaltı atışıyla cezalandırılır. Penaltı atışı, kale çizgisinin tam ortasından başlama vuruşu noktası yönünde çekilecek çizginin 9,10'uncu metresine çizilen penaltı noktasından, doğrudan doğruya kaleye yapılan bir vuruştur.

Bazı kuraldışı hareketlerse, çift vuruşla (ya da endi-rekt serbest atış) cezalandırılır; bu atışlarda, kaleye giren topun gol sayılabilmesi için, en az iki oyuncu tarafından oynanması gerekir.

Oyun alanının uzun kenarlarını sınırlayan taç çizgisi dışına çıkan top, karşı takım tarafından taç atışıyla oyuna sokulur. Taç atışı, topun dışarı çıktığı yerden elle yapılır.

Oyun alanının kısa kenarlarını sınırlayan avut çizgisi dışına çıkan topla en son karşı takım oyuncularından biri oynamışsa, avut atışıyla (ya da kale atışı) oyun başlatılır.

Avut çizgisine, kale direklerinin her iki yanında, direklere 5,50 m uzaklıktan başlanarak çekilen 5,50 m uzunluğnudaki iki dik çizgi ile bu iki dik çizgiyi avut çizgisine paralel olarak birleştiren ücüncü çizgiyle sınırlanan alana, "altı pas" adı verilir. Avut atışı, altı pas çizgileriyle sınırlı alan içinden yapılır.

Avut çizgisi dışına çıkan topla en son, kalesini savunan takımın oyuncularından biri oynamışsa, oyun korner atışıyla (ya da köşe atışı) başlatılır. Korner atışı, avut çizgisi ile taç çizgisinin birleştiği noktada çizilen 0,50 m yarıçaplı yayın içinden yapılır.

Birçok ülkede futbol, iki kategoride oynanmaktadır; Amatör, profesyonel. Profesyonel futbolda oyuncular, futbolu meslek olarak seçmişlerdir.

Her dört yılda bir, ulusal futbol takımları arasında bir Dünya Kupası, ayrıca, Dünya Kupası'nın yapılmadığı çift yıllarda, Avrupa'da bir uluslararası şampiyona düzenlenir. Avrupa'da, her yıl kendi ulusal liginde şampiyonluğu kazanan takım, ertesi yıl Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası'na kendi ülkesinde kupa şampiyonu olansa Avrupa Kupa Galipleri Kupası'na katılır. Ayrıca, kendi ulusal liginde başarılı olan takımların bir ya da daha çoğu, alınan kararlar uyarınca, bu kupaya katılma hakkını elde eder.

Futbol kurallarına ilişkin sorunlar, uluslararası şampiyonalar ve futbola ilişkin uluslararası anlaşmazlıklar, Uluslararası Futbol Birliği Federasyonu (FİFA) tarafından çözülür. FİFA, Fransızca Federation İnternationale de Football Association sözcüklerinin kısaltmasıdır.

Türkiye'de futbolu ilk kez 1890'da İzmir'de dışalım ve dışsatım işleriyle uğraşan İngilizler oynadı. Gene İn-gilizler, 1894'ten başlayarak İstanbul'da da futbol oynamaya başladılar. 1899'da James Lafontaine, Türkiye'de ilk futbol kulübü olan Kadıköy kulübünü kurdu. İlk Türk futbolcusu, padişah yönetiminden kurtulmak için "Bobby" takma adıyla oynayan Fuat Hüsnü Kaya-can'dır.

Galatasaray Sultanisi öğrencilerinden Ali Sami (Yen) ile arkadaşları, 1905'te bir araya gelerek ilk Türk futbol kulübü olan Galatasaray kulübünü kurdular. 1904'te yabancı takımlar arasında başlayan İstanbul ligini, 1909'da Galatasaray kazanınca, yabancıların Türk futbolundaki egemenliği sona erdi. Türkiye'deki ilk futbol federasyonu, 1923'te kurulan Türkiye idman Cemiyetleri İttifakı oldu. Türk "Milli takımı, ilk maçını 26 Ekim 1923'te Taksim stadında Romanya'ya karşı oynadı ve 2-2 berabere kaldı. Milli takımımızın katıldığı ilk uluslararası şampiyona, 1924 Paris Olimpiyat Oyunları'dır.

İlk Türkiye birinciliği, 1924'te başladı; 1924'te "Türkiye Futbol Şampiyonası" adıyla lig maçları oynandı. 1937'de kurulan "Milli küme" ile, kentler arası futbol ligine ilk adım atıldı. 1944'te "Başbakanlık Kupası", 1959'da "profesyonel futbol ligi" başladı. 1962-1963'te "Türkiye Kupası", 1965-1966'da "Cumhurbaşkanlığı Kupası" kondu.