Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Kuduz

  • Okunma : 618

Kuduz, Rabdovirüsler grubundan bir virüsün insanda ve öbür memelilerde, özellikle de etçil hayvanlarda yolaçtığı hastalık. Hastalığa yakalanmış bir hayvanın (genellikle köpek, kedi, tilki, çakal, vb.) ısırmasıyla, tükürükle ya da mukoza zarlarına temasla, derideki kesiklerle bulaşan kuduz virüsü, bedende merkez sinir sistemine saldırır. 15 gün-3 ay süren bir kuluçka döneminden sonra, ilk belirtiler ortaya çıkar: İnsanda genellikle ruhsal çöküntü, huzursuzluk, halsizlik ve ateş yükselmesi. Bu belirtileri, aşırı tükürük salgılaması, kasılmalar (özellikle boğaz kasılmaları), çırpınmalar, kramplar, yutma güçlüğü izler. Su görmek, hattâ su sesi duymak, hastada nöbetleri başlatmaya yeterlidir (kuduz, bu temel belirtiden ötürü, geçmişte "su korkusu'' anlamında "hidrofobi" terimiyle belirtilmiştir). Hasta, beyin-omurilik iltihabı, bacaklardan başlayarak yükselen felçler ve havasızlıktan boğulma sonucu, 10 gün içinde ölür. Kuduzun belirtileri ortaya çıktıktan sonra, tedavisi olanaksızdır. Buna karşılık, virüsün alınması ile belirtilerin ortaya çıkmasından önceki süre içinde aşılama, iyileşmeyi sağlar. Kuduz aşısı 1880 yıllarında Louis Pasteur tarafından geliştirilmiştir.

Bulunamayan, özellikle de davranışlarda aşırılık görülmüş bir hayvan tarafından ısırılmış kişilerin, virüs alma olasılığı kesin olmasa bile, yaşamını tehlikeye atmaktansa, kuduz tedavisine başlanır (bir ay boyunca, aşının iğne yoluyla verilmesi). Isıran hayvan bulunabilirse ve kuduz gibi görünüyorsa, öldürülerek beyin dokusu incelenir; sağlıklı görünüyorsa, bir yere kapatılarak, hastalık belirtilerinin izlenmesi bakımından gözlem altında tutulur ve ısırdığı kişilerde aşı tedavisine, söz konusu inceleme ve gözlemler sonucunda başlanır.