Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Şarbon

  • Okunma : 316

Şarbon, insanlara da geçen en bulaşıcı hayvan hastalıklarından biridir. Özellikle sığır, at, koyun, keçi gibi otçul çiftlik hayvanlarında görülen bu hastalık insanlara da genellikle hayvanlardan ya da hayvan ürünlerinden bulaşır. Sığır besiciliği yapılan ülkelerde ve bataklık yörelerde yaygın olan şarbon, aynı zamanda bilinen en eski hayvan hastalıklarından biridir. Geçen yüzyıllarda Avrupa’nın güneyinde zaman zaman veba gibi büyük salgınlara yol açmıştır.

    Şarbonun bir bakteriden ileri geldiğini 1849’da Alman bilim adamı Aloys Pollender saptadı. Daha sonra Robert Koch’un bu bakteriyi tanımlaması, 1881’de de Louis Pasteur’ün şarbon aşısını hazırlamasıyla salgınların
önü büyük ölçüde alınabildi.

    Hastalığın etkeni, şarbon basili (Bacillus anthracis) denen, çomak biçiminde bir bakteridir. Hayvanların kanında ve öbür dokularda hızla çoğalarak toksinleriyle ölüme yol açan bu basil son derece dayanıklı sporlar üretir. Bu sporlar hayvanların post, yün, yapağı, kıl gibi ürünlerinde, hayvan leşlerinde, toprakta ve otlaklarda uzun yıllar yaşayarak hastalık yapma özelliğini koruyacak kadar dirençlidir. Sindirim, solunum ya da deri yoluyla vücuda giren sporlar çeşitli organlara yerleşir yerleşmez etkin duruma geçerek hastalığa neden olur. Sığırlar ve öbür çiftlik hayvanları bakteri sporlarını genellikle otlaklardan sindirim yoluyla alırlar. Bu durumda bağırsakları tutan hastalık ileri derecede bitkinliğe, iç organlarda kanamalara yol açar ve hastalanan hayvanların yüzde 70’i ya da 80’i ölür. Sporlar solunum yoluyla alındığında bu kez akciğerlere yerleşir ve bu organlarda yaygın ödemlere yol açarak zatürreeye benzeyen belirtiler verir. İnsanlarda ise en yaygın bulaşma yolu derideki çizik ve kesiklerdir. Bu nedenle, çoğu zaman deri, yün, kemik gibi hayvansal ürünleri işleyen kişilerde bir meslek hastalığı olarak görülür. Deriden giren sporlar özellikle ellerde, boyunda ve yüzde kabarcıklı yaralar açar. Küçük, kırmızı ve kaşıntılı bir sivilce biçiminde başlayan bu döküntüler çok geçmeden
çıbana dönüşür, en sonunda da kara bir kabuk bağlar. Hastalığın halk arasında “karakabarcık” ve “karayanık” gibi adlarla anılmasının nedeni budur.

    Şarbon hastalığı, erken evrede antibiyotik tedavisine başlanmazsa ölümle sonuçlanabilir. Bu yüzden hayvanların ve meslekleri gereği hastalanma riski taşıyanların, özellikle çiftçilerin, veterinerlerin ve hayvansal ürünleri işleyen kişilerin mutlaka aşılanması gerekir. Bir yörede hastalık baş gösterdiği zaman hasta hayvanlar sağlamlardan ayrılmalı, hayvan leşleri ve postları yakılarak yok edilmeli, bulaşmaya yardımcı olan sinekler ve öbür böcekler öldürülmelidir.