Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Armada

  • Okunma : 452

ARMADA, Kraliçe I. Elizabeth döneminde, İngiltere’yi istila etmek için İspanya Kralı II. Felipe’nin 1588’de gönderdiği İspanyol donanmasıdır. İspanya’dan yelken açan 130 geminin ancak 67’sinin geri dönebildiği bu girişimden sonra İspanya, İngiltere’yi işgal etmeyi bir daha hiç denememiştir.

Kral Felipe’nin İngiltere’yi ele geçirmek istemesinin pek çok nedeni vardı. Bunlardan ilki, İngiltere’nin Protestan bir ülke olması ve Felipe’nin tüm Avrupa’yı Katolik yapmak istemesiydi. Böylece Avrupa papanın denetimi altında birleşecekti. Felipe önde gelen Katolikler’den olan halası, İskoçya Kraliçesi Mary’i İngilizler’in 1587’de idam etmelerine de öfkelenmişti. Bir başka neden, Felipe’nin Hollanda’ya sahip olması ve İngiltere güçlü olduğu sürece güven içinde olmayacağını düşünmesiydi. Bunların yanı sıra İngiltere’nin gemileri dünyanın her yerinde İspanyollar’a ve onların gemilerine saldırıyorlardı. Bu yüzden Felipe öcünü almaya kararlıydı.

1587’de, İngiliz Sir Francis Drake, Cádiz Körfezi’ne düzenlediği baskınla İspanyol gemilerinin büyük bölümünü yok ettiği zaman, İspanyol donanması neredeyse yelken açmaya hazırdı. Felipe donanmasını yeni baştan kurmak zorunda kaldı. Bu sırada donanma komutanının ölmesi, Felipe için bir başka şanssızlık oldu. Onun yerine Armada komutanlığına atanan Medina-Sidonia Dükü, deniz savaşları konusunda çok az şey biliyordu.

Sonunda, 1588’de büyük donanma denize açıldı. 130 gemiden bazılan “çok görkemli yapılmış, kale gibi yüksek” büyük kalyonlardı. Gemilerde 8.000 gemici ve 19.000 asker vardı. Ayrıca, gemilere katırlar ve atlar, yeterince şarap ve altı ay yetecek kadar peksimet yüklenmişti.

Armada Lizbon’dan daha yeni ayrılmışken büyük bir fırtınaya yakalanarak hasar gördü. Sonunda, donanma mayıs yerine temmuz ayında Manş Denizi’ne doğru yola çıktı.

Planlan, Armada’nın Manş Denizi boyunca savaşarak, Parma Dükü’nün komutasındaki İspanyol ordusunun beklediği Flandre kıyılarına ulaşmasıydı. Armada, bu orduyu Manş’tan geçirip, Güneydoğu İngiltere kıyılarında karaya çıkaracaktı.

Savaş

11 km uzunluğundaki büyük Armada, Manş’ta yarım ay düzeninde ilerliyordu. 20 Temmuz’da Plymouth açıklarında göründü. 197 gemiden oluşan İngiliz donanması, İspanyollar tarafından limanda kıstırılmaktan tam zamanında kurtularak denize açıldı. Effingham Lordu Amiral Howard başkomutan, Pylmouth’daki donanmanın komutanı olan Sir Francis Drake başkomutan yardımcısıydı (bak. DRAKE, SIR Francis). Sir John Hawkins ve Sir Martin Frobisher de yardımcı komutanlardı. Çağın en ünlü denizcileri olan bu komutanlar, Armada’nın Dunkerque’de üslenmiş olan İspanyol ordusuna ulaşmasını engellemeye karar verdiler. Bu amaçlarını gerçekleştirmek için rüzgârdan yararlanmayı planlamışlardı ve düşman gemilerinin rüzgâr alan tarafına geçmeyi başarırlarsa İspanyollar’ın geriye dönmelerini önleyip, onları Manş Denizi’nin yukarısına sürükleyebileceklerdi. Rüzgârı arkalarına alan İngilizler düşmana doğru gitmek için rüzgâr yönünde gidebilirlerdi, ama eğer İspanyollar geri dönüp, İngilizler’e saldırmak isterse, rüzgâra karşı gitmek gibi zor bir işi yapmaları gerekecekti. (O zamanlar gemiler rüzgâra karşı güçlükle gidebiliyordu, ama bu işi İngiliz gemileri, büyük ve hantal İspanyol kalyonlarından daha iyi yapabiliyordu.)

İngiliz planı iyi işledi. İspanyol gemilerinin rüzgâr alan yönüne geçtiler ve uzaktan ateş etmeye başladılar. İspanyol amiral yanaşıp, İngiliz gemilerine borda etmeyi istediyse de İngilizler bu fırsatı vermediler; bir hafta boyunca İspanyol donanmasının gerisinde dolaşıp durarak saldırılarını sürdürdüler. İngiliz gemileri yetenekli gemiciler ve İspanyollar’ınkinden daha uzun menzilli olan çok sayıda topla donatılmıştı. İspanyollar kahramanca savaşmalarına karşın, gerek denizcilik, gerek topçuluk tekniği bakımından İngilizler’in dengi değildi.

Sonunda İspanyol donanması Kuzey Fransa’da Calais açıklarında demirledi. İngilizler yanan gemiler kullanarak, onları açık denize sürmeye karar verdi. Ertesi gece, ziftle dolu altı gemi ateşe verildi ve düşmana doğru sürüklenmek üzere akıntıya bırakıldı. Paniğe kapılan İspanyollar, gemilerin halatlarını kesip denize açıldılar.

Ertesi sabah karmakarışık bir yığın halindeki İspanyol donanmasını Flandre kıyılarına doğru kovalayan Drake, gün boyu süren bir savaşla İspanyollar’a çok büyük zarar verdi.

Kuzeybatı yönünden patlayan bora yüzünden, gece boyunca deniz daha da fırtınalıydı. Ertesi gün İspanyollar, kıyı ile İngiliz gemileri arasında sıkışmıştı. İspanyol donanması tümüyle yok edilmek üzereyken, rüzgâr tam zamanında yeniden yön değiştirerek güneybatıdan esmeye başladı ve İspanyollar kuzeye yelken açıp, Kuzey Denizi’ne kaçabildiler. Lord Howard ve Drake, Armada’dan geriye kalanları İskoçya’daki Forth Koyu’na kadar kovaladılar. Ama oraya ulaştıklarında, malzemeleri tükendiği için, geriye dönmek zorunda kaldılar.

Armada'nın Sonu

İspanyollar Britanya Adaları’nın çevresini dolaşarak gitmeye karar verdiler. İskoçya ve İrlanda kıyıları boyunca fırtınalarla karşılaştılar. İngiliz topçularınca çok hırpalanmış olan gemiler tümüyle parçalandı. Bazıları Atlas Okyanusu’nda battı ve İrlanda’nın batı kıyıları gemi parçalarıyla kaplandı. Fırtınalardan sağ çıkan yüzlerce İspanyol, İrlandalIlar ve İrlanda’daki İngiliz garnizonunun askerleri tarafından öldürüldü.

Kral Felipe’nin umutlan da gemileri gibi paramparça oldu ve Armada’sının ancak yarısı sonbaharda geri dönebilmeyi başardı.

Zaferden sonra İngilizler’in sevinci sınırsızdı. Şükranlarını sunmak için St. Paul Katedrali’ne giden kraliçe, bu büyük zaferin anısına bir madalya çıkarılmasını buyurdu. Madalyanın üzerinde, İngilizler’in Tanrı'nın kendilerinden yana olduğu inancını belirten “Tanrı üfledi ve paramparça oldular” sözleri (Latince olarak) yer alıyordu.