Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

İbni Haldun

  • Okunma : 772

İbni Haldun, Arap tarihçisi ve filozofu (Tunus 1332-Kahire 1406). Zeytuniye (Tunus) medresesinde öğrenim görüp, İslâm bilginlerinin yapıtlarını inceleyen, Yunan ve Latin filozoflarının yapıtlarını okuyan İbni Haldun (asıl adı Veliyettin Ebu Zeyd Abdurrahman Bin Muhammet et-Tunusi'dir), bir ara siyasetle uğraşıp, saray kâtipliği yaptı. Şam'da Timur'un hizmetinde bulunup, Tunus, Fas (1354) saraylarında görev aldı. Ebu Abdullah'la dostluk kurduğundan tutuklanıp (1357-1358), serbest bırakılınca Gırnata'da (Granada) Muhammet V'in sarayında bulundu. Bicaye'ye gidip (1365) Ebu Abdullah Hafsi'nin sarayında haciplik yaptı. Bir süre İspanya'da kalıp, Cezayir'de Tlemsen'e yerleşerek, ünlü yapıtı Mukaddime'yi yazmaya başladı. Mısır'a göçüp, el-Ezher camisinde (1382-1384), sora da Kamhiye medresesinde (1384'ten başlayarak) mühendislik yaptı.

Yaptığı geziler sırasında çeşitli toplumları ve yapılarının özelliklerini, ortak ve ayrılan yanlarını inceleyen İbni Haldun, toplumlar arasındaki ayrılıklarda iklimin oynadığı rolü, halkların inançlarında ortaya çıkan temel ayrılıkların kökenini araştırmış, araştırmaların sağlıklı olabilmesi için deneye dayanması gerektiğini kavramıştır. Çeşitli konulardaki görüşleri şöyle özetlenebilir:

Toplumsal yaşam

İnsan toplumlarının iki çeşit yaşama biçimi vardır; yerleşik, göçebe. Bu iki çeşit yaşama biçimi de çeşitli baskılar altındadır ve bu baskıların toplum yaşamındaki önemi çok büyüktür: İşbölümü, işbirliği, uzmanlık dallarının doğması, vb. bu baskıların sonucudur. Toplum, insanın birçok alışkanlık edinmesini sağlar; alışkanlıklar da insanın genel niteliklerini koşullandırır ve insanın özü bu alışkanlıklar aracılığıyla biçimlenir; bu nedenle insanın mizacı doğuştan değil, sonradan kazanılmadır.

Kavimler

Kavimler üç türlüdür: Kabileler, yarı vahşiler, vahşiler. İnsan kavminin en gelişmiş biçimi kabiledir. Kabilede üç çeşit geçim biçimi vardır: Avcılık, çobanlık, tarım. Kabile yerleşik düzene geçince, toplum kuralları, yasalar, toplumsal dayanışma (bu, toplumun temelidir), işbirliği, belirli yaşama düzenleri de oluşmaya başlar.

Toplum

Toplumun üç temel öğesi vardır: Karşılıklı dayanışma; işbirliği; tehlikelere karşı birleşme zorunluluğu. Toplumun iç yapısınıysa gelenek ve görenekler, ortak duygular oluşturur.

Devlet

Devletin özü toplumdur. İnsan topluluklarının gelişmesi, kesin ve genel kuralların ortaya çıkmasıyla, devlet oluşur; bu nedenle, devlet, insan doğasına uygun ve gerekli bir olgudur.

Din

Toplumun bir başka ürünü de dindir. Din, insan düşüncesi tarafından yaratılır.

Tarih

Deneyci, gözlemci bir bilim olan tarihin konusu, toplum yaşamı ve kültür varlıklarıdır. Tarih, insan toplumlarının kültür aşamalarını, yapılarını, geçirdiği evrimleri inceler ve bunlardan kesin ve geçerli sonuçlar çıkarır. Tarih bir bilimdir; bu nedenle akılyürütmeden yararlanır; ama bu akılyürütmenin kaynağı soyut kavramlar değil, gözlem ve deneye dayanan somut kavramlardır.

Tarih felsefesi

Felsefeye tarih açısından baktığı için bir tarih filozofu olan İbni Haldun'a göre tarih felsefesi, yaşam gerçeklerinden kaynaklanır; insan topluluğu ancak, insanı gerçek yaşayışı içinde tanımakla açıklanabilir.

Bilim

Bilimler iki temel bölüme ayrılabilir: Aklî, naklî. Aklî bilimlerin, her biri kesin sınırlarla birbirinden ayrılan dört dalı vardır: Mantık, tabiat (insan, bitki ve hayvanlar), ilahiyat, tealim (geometri, aritmetik, gökbilim, müzik). Naklî bilimlerse dokuza ayrılır: Hadis, tefsir, fıkıh, usuli fıkıh, kelam, tasavvuf, kıraat (Kur'an okuma), lisaniyat, düş yorumu.

Hukuk

İbni Haldun'a göre toplum olayları hukuku derinliğine etkiler. Toplumda sürekli bir çekişme var-dır:Güçlülerin zayıfları kendilerine bağlamaları,kaçınılmaz bir toplum kuralıdır.

İbni Haldun'un yapıtları, ancak XVIII. yy. sonu ve XIX. yy'da, toplumbilimin önem kazanmasından sonra ilgi görmüş, en ünlü yapıtı Mukaddime (Başlangıç) birçok Batı diline çevrilmiştir.