Kazı Makineleri
İnşaat işlerinde, örneğin bina yapımında temel kazmak, yol yapımında araziyi düzlemek ve akaçlama çalışmalarında kanal açmak için çok miktarda toprağın kazılıp atılması gerekir. “Hafriyat” denen büyük ölçekli bu tür kazı işlerinin mekanik kazı makineleri olmadan yapılması çok güçtür.
Günümüzdeki güçlü kazı makinelerinin ilk örneği, ABD’li mucit William Otis’in 1837’de Philadelphia’da yaptığı buharlı kürektir. Buharlı küreklerin kullanıldığı ilk büyük çalışma, 1904-14 arasında gerçekleştirilen Panama Kanalı kazısıydı. Modern kazı makinelerinin büyük bölümü dizel motoruyla çalışır.
En büyük kazı makineleri, taşocaklarında cevherin üzerindeki toprak örtüsünü kaldırmakta kullanılan ekskavatörlerdir. Önüne, hidrolik kollarla kaldırılıp indirilen bir kepçe takılmış traktörler de küçük tip kazı makineleridir.
Taşocaklarında kullanılan dev kazı makinelerine çekme kepçeli ekskavatör ya da İngilizce’den dilimize aktarıldığı biçimiyle dreglayn denir. Bu makinelerde, bir tel halatın ucuna bağlı olan kepçe, bir balıkçının olta atmasına benzer biçimde, ileri doğru atılır. Daha sonra kepçe, yerden sürünerek geriye doğru çekilir. Kepçenin ağzındaki tırnaklar toprağa daldığından çekme sırasında toprak kepçeye dolar. Bugün kullanılmakta olan çekme kepçeli ekskavatörlerin en büyüklerinden biri ABD’dedir. Bu ekskavatörün kepçesi bir seferinde, yaklaşık 170 m3 toprağı kazıp çıkarabilmektedir. Makinenin, kepçenin kablolarla bağlı olduğu vinç kolu ise yaklaşık 95 metre uzunluğundadır.
Küçük çekme kepçeli ekskavatörlere inşaatlarda da sık rastlanır. Bunlara çift çeneli kepçeler de takılabilir. Bu tür kepçeler kazma işini düşey doğrultuda yaptıkları için, dar yerlerde çalışmaya çok elverişlidir.
Taşocaklarında ve kanal kazılarında yaygın olarak kullanılan bir başka kazı makinesi türü de döner kepçeli ekskavatördür. Bu tür bir ekskavatörün uzun kepçe kolunun ucunda, çevresine dişli kepçeler dizilmiş bir tekerlek bulunur. Bu tekerlek döndükçe kepçeler toprağa dalar. Toprakla dolan kepçe tekerlekle birlikte dönüşünü sürdürürken içindeki malzeme bir taşıyıcı banta boşalır. Taşıyıcı bant malzemeyi makinenin arkasına taşır. Büyük döner kepçeli ekskavatörlerin uzunluğu 200 metrenin üstünde olabilir ve bunlar bir işgününde 200.000 m3 kadar malzeme kazıp çıkarabilir.
Daha küçük ölçekli kazı işlerinde, genellikle hidrolik ekskavatörler kullanılır. Bu tür ekskavatörlerde kazı kepçesi, hidrolik olarak (sıvı basıncıyla) çalışan pistonlara bağlı, mafsallı kollara oturtulmuştur. Sıvının basıncı, ekskavatörün motoruna bağlı bir hidrolik motoruyla yükseltilir.
Önüne ve arkasına, hidrolik kollarla çalıştırılan iki kepçe eklenmiş traktör biçimindeki küçük kazı makineleri de vardır. Öndeki kepçe ileriye doğru sürülüp yukarıya doğru kaldırıldığında, arkadaki ters kepçe ise aşağı doğru ittirilip geriye doğru çekildiğinde dolar. Makine çalışırken, aracın yerinde tutulabilmesi için, hidrolik ayakları yere uzatılır. Daha büyük makinelerin yürüme takımları paletlerle donatılmıştır; kepçe kolları, operatör kabinleri ve motorları da bir döner tabla üzerine yerleştirilmiştir. Böylece kepçe kolu sağa sola çevrilerek çalıştırılabilir.