Mağara Araştırmaları
Mağara araştırmacılığı, yeraltının derinliklerini araştırma sporudur. Mağaraların bilimsel olarak araştırılması mağarabilim (speleoloji) alanına girer.
Kara mağaralarının hemen tümü kireçtaşı kayaçlarının içinde oyulmuştur. Kireçtaşı suda erir. Üzerindeki çatlaklardan içeri süzülen yağmur suyundaki asit, kireçtaşı kayaçlarım yavaş yavaş eritir ve
mağaralar oluşur. Yeraltına sızan yağmur suyu buradaki oyukları daha da büyütebilir. Yapılarına göre obruk ya da düden olarak da adlandırılabilen mağaraların bazılarını yeraltı suları doldurur. Birçok mağara ise kurudur. Ne var ki, yağışlı havalarda bu kuru mağaralar da sel sularının baskınına uğrayabilir. Bu nedenle yeraltında araştırma yapan mağaracılar, suyun yükselme tehlikesine karşı her zaman hazırlıklı olurlar.
Mağaracının Dünyası
Mağara araştırmacılığı 20. yüzyılda özellikle Avrupa, İngiltere ve ABD’de bir spor olarak gelişmiştir. Hevesli birkaç arkadaşın paylaştıkları bir araştırma sporu olarak başlamış, sonradan bazı büyük mağaralarda önemli araştırmalar yapılmıştır. Kuzey İngiltere gibi mağaracılığın yaygın olduğu bölgelerde, mağaraları gezmeye gelenlerin güvenliğini sağlayabilmek için kesin kurallara uyma zorunluluğu getirilmiştir. Eğitimsiz ve deneyimsiz kişiler için mağara araştırmacılığı, tehlikeli bir spordur. Hiç kimse mağaraya tek başına girmemeli, hiçbir ekip yanında gerekli donanım olmaksızın ve dışarıda kalan bir kişiye tasarılarını bildirmeksizin mağara araştırmasına girişmemelidir.
Yeraltı karanlık ve genellikle nemlidir. Bir mağaracının dar oyuklarda sürünerek yol alması gerekebileceğinden kapalı yerlerde bulunma korkusu olanlar bu gibi gezilere katılmamalıdır. Mağara araştırmacılarının yanında pille çalışan lamba ya da asetilen lambası bulunur. Bu lamba başa geçirilen bir kaska takılır. Kask, başı darbelerden ve kopup düşen kayalardan korur. Acil durumlar için yedek lamba ve mum da almak gerekir.
Mağara içinde ilerlerken araştırmacının karşısına çeşitli engeller çıkabilir. Böyle durumlarda mağaracının molozlar ve kaya öbekleri arasından sürünmesi, sulardan ve çamur birikintilerinden geçmesi gerekebilir. Bunun için sağlam çivili botlar, sıcak tutan giysiler ve su geçirmez bir tulum giyilmelidir. Mağaracılar bir bayırdan inerken ip merdivenlerden yararlanır. Bu merdivenler kangal biçiminde sarılı olarak taşınır, gerektiğinde çözülerek birbirine eklenir. Yedi metreden daha derinlere inen araştırmacılar esnekliği az, özel halatlar kullanır. 2.500 kg kadar ağırlık çekebilen böyle bir halatın bir ucu sağlamca mağara duvarına çakılır ve halatın üzerinde sürtünmeyi sağlayan araçlarla aşağı kayılır.
Kıyıları çok sarp derin çukurlarda, aşağıya inmek için tel halatlardan yararlanılır. Derin yeraltı gölcüklerini geçmek için şişirme lastik botlar kullanılır. Sualtında kalmış kısa geçitler, dalarak aşılabilir. Daha uzun sualtı geçitlerinde ise ancak özel olarak eğitilmiş ve solunum aygıtı kullanan mağara dalgıçları inceleme yapabilir. Sualtında inceleme yaparken, araştırmacıların tutunarak izleyebilecekleri bir güvenlik halatının olması gereklidir.
Mağara araştırmacılarının çoğu bilinen mağaralara yapılacak gezileri düzenleyen ya da incelenecek yeni mağaralar bulan mağaracılık kulüplerine üyedir. Mağaracıların çoğu yeraltına serüven için iner. Bir mağarada yapılacak özenli bir araştırma, özellikle de o mağara o güne kadar keşfedilmemişse, heyecan verici bir deneyimdir. Jeoloji bilgisini zenginleştirmek, sarkıtlar gibi mineral oluşumları ve yarasalar ile kör balıklar gibi yeraltında yaşayan hayvanları incelemek için mağara araştırmaları yapılır. Dünyanın en derin mağarası Fransa’daki, derinliği 1.535 metre olan Jean Bernard Mağarasıdır.
Kireçtaşının çok yaygın olduğu Türkiye, mağaralar bakımından oldukça zengindir. Spor amacıyla yapılan mağara araştırmaları gerçek anlamıyla 1964’te Türkiye Mağara Araştırma, Tanıtma ve Turizm Derneği’nin kurulmasıyla başlamıştır. 1976’da Türk mağaracılarından kurulu bir ekip 330 metre derinliğindeki Düdencik Mağarası’na indi. Günümüzde bu derneğin yanı sıra 1973’te kurulan Boğaziçi Üniversitesi Mağara Araştırma Kulübü, Zonguldak Mağara Araştırma Demeği ile başka dernek ve üniversitelerdeki kulüplere üye sporcular mağara araştırmalarını sürdürmektedir.