Sur ve Sayda
Kutsal Kitap’ta sık sık adlan geçen Sur ve Sayda kentleri Roma İmparatorluğu’ndan önce, Akdeniz’de denizcilik ve ticaretle uğraşan Fenikeliler’ce kurulmuştur.
İÖ 2000’den önce kurulmuş olan en eski Fenike kentlerinden Sayda, Lübnan’ın Akdeniz kıyısındadır. İÖ 14. yüzyıldan önce Sayda’nm 30 km güneyinde, kıyıdan biraz uzaktaki bir adada kurulan ve sonradan dolgu
bir yolla anakaraya bağlanan Sur kenti ise başlangıçta Sayda’nın egemenliği altındaydı. Günümüzde Sur Lübnan’ın güneyinde bir yarımadadır.
Sur ile Sayda kendi krallarınca yönetildikleri dönemde zengin ve görkemli kentlerdi. Sırayla Filistiler, Asurlular, Babilliler, MakedonyalIlar ve Romalılar’ın işgaline uğrayan Sayda, Roma döneminde cam yapımıyla ün kazandı. Günümüzde, Suudi Arabistan’da bulunan petrol yataklarından gelen petrol boru hattının Akdeniz’e ulaştığı liman olarak önem taşır.
Sur kenti ise, dikenli salyangozdan elde edilen ve Sur firfiri adı verilen değerli bir boyarmaddenin üretimiyle ünlüydü. Sur’da yaşayan Fenikeliler Akdeniz Bölgesi’nde çok sayıda koloni kurmuştu. Sonradan Roma İmparatorluğu’na rakip olan Kartaca başlangıçta Kuzey Afrika’da kurulmuş bir Fenike kolonisiydi. Sur Kralı Hiram, Hz. Süleyman ile ticaret yapmıştı. İsrail Kralı Ahab’ın karısı acımasız Kraliçe İzebel de bir başka Sur kralının kızıydı.
İÖ 6. yüzyılda Babil İmparatoru Nabukadnezar Sur kentini 13 yıl boyunca kuşattı. Bu olaydan 200 yıl kadar sonra, Büyük İskender yedi ay süren bir kuşatma sonucunda kenti almayı başardı. Daha sonra Romalılar’ın eline geçen Sur kenti, 1291’de Memlûklar’ca yakılıp yıkıldıktan sonra terk edildi.
1980’lerde Sur kenti ve Filistinli mülteciler ile Maruni Hıristiyanların yaşadığı Sayda Lübnan’daki iç savaştan çok zarar gördü.