Yozgat
Yozgat ili toprakları hemen hemen Anadolu’nun tam orta kesiminde yer alır. Kuzeydeki topraklarından küçük bir bölümü Karadeniz Bölgesi’ne taşan il toprakları İç Anadolu Bölgesi’nin sınırları içinde kalır.
Nüfus artış hızı oldukça düşük olan Yozgat ilinde 1990 sayımının geçici sonuçlarına göre kilometre kare başına ortalama 41 kişi düşer. Bunun nedeni, ekonomik olanakları kısıtlı olan Yozgat ilinde yaşayanların bir bölümünün yeni iş olanakları elde etmek amacıyla zaman zaman başka illere göç etmesidir. İlin en büyük kentleri Yozgat, Sorgun ve Yerköy’ dür. Yalnızca en büyük kent olan Yozgat’ın nüfusu 50 bine ulaşmıştır. 25 bini aşkın nüfusuyla ilin üçüncü büyük kenti olan Yerköy ise, hemen batısında yer alan Kırşehir iline bağlı Çiçekdağı kasabasıyla birleşecek biçimde gelişmektedir.
Doğal Yapı
Anadolu’nun orta kesimindeki yaylalardan bir bölümü Yozgat ilinin sınırları içinde kalır. Akarsu vadileriyle yarılmış olan bu dalgalı düzlükler Bozok Yaylası adıyla anılır. Ortalama yüksekliği 1.200 metre ile 1.400 metre arasında değiştiğinden, çevrede yer alan ve yükseltisi 2.000 metreyi aşan dağlar Bozok Yaylası’ndan bakıldığında fazla yüksek değilmiş gibi görünür. Bozok Yaylası’nın akarsular tarafından parçalanmış olan vadi kesimleri ilin başlıca tarım alanlarıdır. Yaylanın yüksek kesimlerindeki otlaklar hayvancılık açısından büyük önem taşır.
Batı kesimi dışında ilin çevresi bazı dağlar ve dağ dizileriyle kuşatılmış durumdadır. Deveci Dağları’mn batı uzantıları ilin kuzeydoğu kesimine sokulur. İlin doğu kesimini Akdağlar engebelendirir. Akdağlar’ın güneybatı kesiminde yer alan Akdağ’ın 2.281 metreye erişen Hamzasultan Tepesi ilin en yüksek noktasıdır, ilin güney kesiminde Kurşunlu Dağı, kuzeybatı kesiminde de Zincirli Dağı yükselir. İl alanının yarısından fazlası yaylalardan oluşurken dağların kapladığı alan yüzde 40 kadardır.
İl topraklarından kaynaklanan suları Çekerek Çayı ve Delice Irmağı toplar. Çekerek Çayı il sınırları dışında Yeşilırmak’a, Delice Irmağı da gene il sınırları dışında Kızılırmak’a katılır.
Vadi tabanlarının genişlediği kesimlerde yer alan alçak düzlüklerin il topraklarında kapladığı alan yüzde 11 kadardır. Sulama yapılabilen bu düzlükler il tarımında büyük önem taşır.
Kara ikliminin etkisi altında olan Yozgat ili en çok kışın ve ilkbaharda yağış alır. İl merkezine düşen yıllık ortalama yağış miktarı 540 milimetreye yakındır. Yozgat ilinde kışlar kar yağışlı ve sert geçerken fazla uzun sürmeyen yazlar sıcak ve kuraktır. Deniz etkilerinin çok az da olsa duyumsandığı kuzey kesimdeki Çekerek vadisinde iklim biraz daha yumuşaktır.
Yozgat ilinde doğal bitki örtüsü genellikle bozkır görünümündedir. İnsan eliyle büyük ölçüde yok edilmiş olan ormanların günümüzdeki başlıca kalıntıları Akdağlar’daki ormanlar ile il merkezi yakınında yer alan kara çam ormanıdır. Yozgat Çamlığı adıyla anılan ve koruma altına alınmış olan bu kara çam ormanının bulunduğu alan ülkemizin ilk ulusal parkıdır.
Tarih
Yozgat ilinde yapılan kazı ve araştırmalardan elde edilen bilgiler, yöredeki yerleşim tarihinin Erken Tunç Çağı’na dayandığını gösterir. Yozgat yöresi İÖ 17. yüzyıl ortalarında Hititler tarafından yönetilmeye başlandı. Sorgun’ un güneydoğusunda yer alan, surlarla çevrili Alişar kenti Yozgat yöresinde bulunan en eski Hitit yerleşme yeridir. İÖ 12. yüzyıl başlarında batıdan gelen Frigler’in eline geçen bu topraklar, İÖ 7. yüzyılda Lidyalılar’a bağlandı. İÖ 6. yüzyılda Persler bu yöreyi de egemenliği altına aldı. İÖ 3. yüzyılın ilk yarısında batıdan gelen Keltler yöreye yerleşmeye başladı. Anadolu’da Galatlar adıyla anılan Keltler savaşçı ve göçebe bir halktı. Galatlar’ın İÖ 189’da kurduğu krallığı bir süre sonra denetimleri altına alan Romalılar, Galatya olarak anılan yöreyi İÖ 25’te bir eyalet olarak topraklarına kattılar. Bizans döneminde doğudan gelen Türkmenler’in bu yörede görülmeye başlaması İS 11. yüzyılın ikinci yansına, Malazgirt Savaşı sonrasına rastlar. 1075’ten sonra Oğuz boylarından Bozoklar Yozgat yöresinde yurt tutmaya başladı. Bu nedenle yöre daha sonraları Bozok adıyla anıldı. Bu yüzyılın sonlarında Danişmendliler’in eline geçen Bozok yöresi uzun yıllar karışıklıklar içinde kaldıktan sonra 1175’te Anadolu Selçuklularına bağlandı. Anadolu Selçukluları yönetimine karşı 1239’da Baba İshak önderliğinde başlayan ayaklanmaya Bozoklular da katıldı. 14. yüzyıl başlannda İlhanlılar’ın atadığı valiler tarafından yönetilen Bozok, daha sonra Eretna Beyliği ve Kadı Burhaneddin Devleti’nin egemenliğinde kaldı. Bozok yöresinin kesin olarak Osmanlı Devleti’ne bağlanması 1413’e rastlar. Osmanlı döneminde de Bozok yöresinde çeşitli karışıklıklar yaşandı. Bunlardan başlıcası Celali Ayaklanmalaradır. Bir âyan ailesi olan Çapanoğullan 19. yüzyılın ortalanna kadar Bozok yöresinde egemen oldu.
Daha sonra da büyük servetleriyle etkilerini sürdüren Çapanoğulları, Milli Mücadele’ye karşı çıktılar. 14 Haziran 1920’de Yozgat kentini ele geçirerek giriştikleri ayaklanma 27 Haziran 1920’de bastırıldı. Bu olay Birinci Yozgat Ayaklanması ya da Çapanoğlu Ayaklanması adıyla anılır. 5 Eylül 1920’de çıkan İkinci Yozgat Ayaklanması da 30 Aralık 1920’de bastırıldı. Bozok, cumhuriyetin ilanından sonra il yapıldı ve adı 25 Haziran 1927’de Yozgat olarak değiştirildi.
Ekonomi
Yozgat ilinde halkın önemli bir bölümü geçimini tarımdan sağlar. Yetiştirilen başlıca bitkisel ürünler buğday, şekerpancarı, arpa, baklagiller, yem bitkileri, kavun, karpuz, patates, soğan, nohut, çavdar, üzüm, domates, ayçiçeği, elma ve lahanadır. Hayvancılığın il ekonomisinde çok önemli bir yeri vardır. Çok sayıda koyun, sığır, kıl keçisi ve Ankara keçisi yetiştirilen Yozgat ilinde elde edilen başlıca hayvansal ürünler et, deri, yün ve tiftiktir. Yozgat ilinde tavukçuluk ve arıcılık da yapılır.
İl sanayisi fazla gelişmemiştir. Yöredeki başlıca kuruluşlar bira, un, bitkisel yağ, yem, deri, çivi, çimento, prefabrik konut ve tuğla fabrikalarıdır.
Anadolu’nun çeşitli kesimlerini birbirine bağlayan demir ve karayollarının geçtiği Yozgat ili ulaşım açısından önemli bir konumdadır. Transit yük taşımacılığının yanı sıra Anadolu’nun doğu kesimindeki illerle ulaşımı sağlayan E-23 Karayolu il topraklarından geçtikten sonra Ankara’da E-5 Karayolu’yla bağlantı kurar. Karadeniz Bölgesi’nde yer alan bazı il merkezlerini Yozgat’ın güneyindeki kentlere bağlayan yollar da E-23 Karayolu’yla kesişerek il topraklarından geçer.
Yozgat ili yeraltı kaynakları açısından zengin sayılır. Bunlardan başlıcaları demir, flüorit, grafit ve mermer yataklarıyla şifalı madensuyu kaynaklarıdır. Sarıkaya ilçesindeki Terzili Kaplıcası’ndan çıkan sıcak madensularının özellikle romatizmal hastalıklar üzerinde olumlu etkisi olduğuna inanılır.
Yozgat kentinin birkaç kilometre güneydoğusunda yer alan Yozgat Çamlığı Milli Parkı il halkının yararlandığı başlıca eğlence ve dinlenme yeridir. Bozkırla kaplı kıraç arazilerin ortasındaki bu çamlık yüzyıllar boyunca sürdürülen acımasız orman katliamından arta kalan bir orman topluluğudur. Yöre halkının koruması sayesinde günümüze kadar ulaşan Yozgat Çamlığı eskiden Yozgatlılar’ın yazın çıktığı bir yaylaydı. Daha çok kara çamlarla kaplı olan 264 hektarlık bu tepelik alan 1958’de ulusal park olarak korumaya alınmıştır.
Toplum ve Kültür
Eskiden il halkının büyük bölümü Türkmen kökenli Müslümanlar’dan oluşuyordu. Bu Türkmenler daha çok tarımla, azınlık durumundaki Ermeniler ile Rumlar ise el sanatları ve ticaretle uğraşırlardı. Tiftik üretimine dayalı olarak gelişmiş uğraşların başında halı ve kilim dokumacılığı geliyordu. Bundan başka Akdağ madeni’nde çorap, Boğazlıyan’da bohça, bez, aba, pamuklu bez dokumacılığı yapıldığı bilinmektedir. Günümüzde bu geleneksel el sanatları kırsal kesimde azalarak yer yer sürdürülmektedir. Kırsal kesimde en yaygın olan el sanatlarından biri de çorap örücülüğüdür. Tiftik ya da kıldan, motifli olarak örülen ve “dizge” adıyla anılan uzun çoraplar Yozgat yöresinin aranan el ürünlerindendir.
İl Merkezi: Yozgat
Yozgat Suyu vadisinde yer alan Yozgat kentinin bulunduğu alan 18. yüzyıl başlarında çıplak bir otlaktı. Bozok yöresinde hayvancılıkla uğraşanlardan bir bölümü yazın sürülerini burada otlatırdı. Oysa bugünkü Büyüknefes köyü yakınlarında kalıntılarına rastlanan Tavion (Tavium) kenti daha Bizans döneminde, önemli yolların kesiştiği noktada gelişmiş olan bir piskoposluk merkeziydi.
18. yüzyıl başlarında Bozok yöresine gelen göçebe Mamalu Türkmenleri bu topraklardaki akarsu kıyılarına yerleşmeye başladılar. 18. yüzyıl ortalarında Bozok yöresine egemen olan Çapanoğlu Ahmed Ağa’nın kenti bugünkü yerinde bir yayla köyü olarak kurduğu bilinir. Adının otlak anlamında “yoz” , kent anlamında “gat” sözcüklerinin birleşmesinden türediği sanılmaktadır. Yöredeki etkinliklerini uzun zaman sürdüren Çapanoğulları’nın yaptığı bayındırlık çalışmalarıyla bir süre sonra köy olmaktan çıktı ve gelişmeye başladı. Bu dönemin ürünü olan Yozgat Ulucamisi Çapanoğlu Mustafa Bey tarafından 1777-79’da yaptırılmış, 1794’te Çapanoğlu Süleyman Bey tarafından büyütülmüştür. Bu yapı Çapanoğlu Camisi olarak da bilinir.
19. yüzyılın ilk yansında kısa bir süre Osmanlı Devleti’ne karşı ayaklanan Mısır Valisi Kavalalı Mehmed Ali Paşa’mn ordusu tarafından ele geçirilen kentin nüfusu bazı kaynaklara göre bu yüzyılın ortalarında yaklaşık 20 bindi. 20. yüzyıl başlarında zengin bir kent olma niteliğini yitiren Yozgat, Cumhuriyet dönemi başlarında içine kapalı, hareketsiz bir Anadolu kasabası durumundaydı. 1950'de 12 binden az olan nüfusu, 1990’da yapılan sayımın geçici sonuçlarına göre 50 bini aşmıştır.
Çevresindeki geniş tarım alanındaki yerleşme yerleri için önemli bir ticaret ve hizmet merkezi olan kentten E-23 Karayolu geçer. İlde kurulmuş olan sanayi tesislerinin büyük bölümü Yozgat kentindedir. Kentteki başlıca eğitim ve kültür kurumu Erciyes Üniversitesi’ ne bağlı Yozgat Meslek Yüksekokulu’dur.
Kentin nüfusu 51.360’tır (1990 geçici sonuç).