ALKOLİZM
İnsanlar en az 10.000 yıldır meyveleri ve tahılları, yani şekeri ve nişastayı mayalandırarak alkol yapmayı biliyorlar (bak. A lk o l ). Sanayide birçok ürünün hammaddesi olan bu bileşiğin en yaygın kullanımlarından biri de alkollü içkilerdir. Birçok İslam ülkesi alkol kullanımını kesinlikle yasaklamış, ayrıca Türkiye’de ve başka ülkelerde zaman zaman içki yasağı konarak alkol alışkanlığını önlemenin çareleri aranmıştır. Bu önlemlere karşın, bugün dünyadaki alkol kullanımı yasalarla kolay kolay önlenemeyecek kadar yaygın bir alışkanlıktır.
Alkol, bilinci etkileyen bütün uyuşturucular içinde en çok kullanılanıdır. Bu madde tıp dilindeki terimiyle “yatıştırıcı” bir ilaçtır; yani, başta acı duyumu olmak üzere bütün duyumları hafifletir. Ayrıca insanların davranışlarını yönlendiren “iç denetimi” ortadan kaldırdığı için kişileri daha rahat, girgin, hatta saldırgan yapar. Düzenli olarak alkollü içki içenlerin hepsi alkole bağımlı olmaz; ama bazıları zamanla alkolsüz yapamayacak duruma gelir. Bunun nedeni, genellikle sıkıntılarından kurtulmak için alkole sığınmayı alışkanlık haline getirmeleridir. Bazı kişiler ise fiziksel olarak alkole bağımlı duruma gelir ve vücutları alkolü vazgeçilmez bir maddeymiş gibi aramaya başlar. Bu kişiler içki içmekten alıkonulduklarında, tıpkı eroin gibi güçlü uyuşturuculardan yoksun kalan uyuşturucu bağımlıları gibi hastalık belirtileri gösterirler.
Alkolik sözcüğü içkisiz yaşayamayan, fiziksel ya da ruhsal olarak alkole bağımlı olan kişileri tanımlamak için kullanılır. Bazı uzmanlar içki içen her on kişiden birinin alkolik olduğu görüşündedirler. Gerçekten de batı ülkelerindeki en ciddi uyuşturucu sorunu alkolizmdir.
Alkolizm aslında bir hastalıktır. Alkolik tanımına girsin ya da girmesin, çok içki içen herkesin vücudu bu alışkanlık nedeniyle zarar görür. Aşırı miktarda içki kullanımı karaciğerde değişikliklere yol açtığı için, çok içki içenlerin yüzde 15’inde ağır bir hastalık olan ve ölümle sonuçlanabilen siroz görülür. Alkol beyni de etkileyerek kişide genellikle saldırgan davranışlara, ayrıca düşünce ve tepkilerinin yavaşlamasına yol açar. İçkiliyken araba kullanmak bu nedenle çok tehlikelidir.
Alkolikler toplum yaşamında da sorunlarla karşılaşırlar. Alkol bağımlılığı aile ilişkilerini tehlikeye attığı gibi kişinin iş yaşamını da altüst eder.
Alkol bağımlılığının çeşitli nedenleri vardır. İnsanlar genellikle çok içmenin hoş görüldüğü, hatta övünç kaynağı sayıldığı bir toplulukta bulundukları zaman bu alışkanlığı edinirler. Buna karşılık bazıları da yalnızlık ve mutsuzluk nedeniyle içerler. Alkoliklerin içkiyi ancak hep birlikte bıraktıkları zaman bu bağımlılıktan kurtulabileceklerine inanan iki alkolik, 1935’te A BD’de Adsız Alkolikler (Alcoholics Anonymous) adıyla bir dernek kurdu. Bu eski alkoliklere göre, içkiyi bırakmanın ne kadar güç ve yeniden içkiye başlamanın ne kadar kolay olduğunu bilen insanların desteği alkol bağımlılığından kurtulmak için çok önemlidir. Bugün birçok ülkede yaygınlaşmış olan bu dernekler alkoliklere bu bağımlılıklarını kabul etmek, sorunu göğüslemek ve yenmek için ne yapmaları gerektiğini öğütleyerek büyük ölçüde yardımcı olur. G ene de içki alışkanlığından ve alkolizmden kurtulmanın ilk adımı kişinin bu isteği duymasıdır.