Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

BALKANLAR

  • Okunma : 354
BALKANLAR Resim

Avrupa’ nın güneydoğu köşesini oluşturan yarımadaya Balkanlar, buradaki devletlere de Balkan devletleri denir. Bunlar Yugoslavya, Arnavutluk, Yunanistan, Romanya ve Bulgaristan’dır. Türkiye’nin Avrupa’daki toprakları da Balkanlar’dadır. Bu nedenle Türkiye de bir Balkan ülkesidir. Yarımadanın batısında Adriya Denizi ve Yunan Denizi, güneyinde Akdeniz ve Ege Denizi, batısında Karadeniz yer alır.

    Balkan Yarımadası topraklarının büyük bölümü çorak ve dağlıktır. Bütün batı kıyısı boyunca uzanan sıradağlar, kuzeyde Dinar Alpleri adını alır. Yugoslavya ve Arnavutluk kıyılarında dağlar kireçtaşmdan oluşur. Burada çıplak kayalık tepeler arasında derin dar boğazlar, yeraltı ırmakları ve mağaralar vardır. Bu kıyı boyunca çok sayıda güzel ada ve köy yer alır.

    Kıyıya paralel olarak uzanan ana dağ sırasının doğusunda, dağlar alçalarak yer yer çorak tepelere dönüşür; bunların yamaçlarında ormanlar ve verimli vadiler vardır.

    Almanya'dan doğup Balkanlar’ı geçerek Karadeniz e dökülen Tuna, ulaşıma elverişli ırmakların en önemlisidir. Yugoslavya’daki Morava,- Sava ve Tisa ırmakları, Tuna’ya karışan birçok önemli ırmaktan üçüdür. Romanya'daki Jiu ve Oltu ile Bulgaristan’daki İskur, Tuna'nın öbür önemli kollarıdır.

    Yugoslavya’da, Balkan Yarımadası’nm ortasında uzanan iki büyük vadi vardır. Bunlar kuzeye doğru akan Morava Irmağı'nın ve güneye doğru akan Vardar Irmağı’nın vadileridir. Dağları aşan ve alçak bir geçitle birbirine bağlı olan bu iki vadi kuzeyden güneye inen doğal bir anayol oluşturur.

Ekonomi

Balkan ülkelerinde birçok değerli maden vardır. Yugoslavya çok miktarda bakır, krom, kurşun, çinko ve boksit üretir. Zengin demir ve kömür yatakları da vardır. Bulgaristan’da da çeşitli madenler bulunur. Bulgaristan’ın en önemli madencilik bölgesi Sofya yakınlarındaki Pernik kömür madenleri yöresindedir. Çok sayıda petrol kuyusu olan Romanya, İngiltere ve SSCB’deıı sonra Avrupa'nın en çok petrol üreten ülkesidir. Yugoslavya ve Arnavutluk'ta da petrol kaynakları değerlendirilmeye başlanmıştır.

    Balkan ülkelerinde hafif sanayi kuruluşları vardır. Tarım ürünlerini işleyen fabrikalar bu sanayinin en önemli bölümünü oluşturur. Temel ekonomik etkinlik tarımdır; yarımadanın kuzey ve orta bölgelerinde tahıl ve sebze üretilir, hayvancılık yapılır. Balkanlaı’da tütün de yetiştirilir.

Tarih

Avrupa'nın başka hiçbir bölgesi Balkan Yarımadası kadar saldırıya uğramamıştır. Yüzyıllar boyunca saldırganlar dalga dalga doğudan ve kuzeyden Balkan Yarımadası’na girmiş ve her seferinde orada buldukları uygarlıkları yıkmışlar.

    Balkanlar’a ilk büyük saldırı Latince konuşan Romalılar'dan geldi. İsa'dan sonraki ilk yüzyıllar boyunca Balkanlar’ı onlar yönettiler ve Tuna Irmağı’nı barbar akınlarına karşı sınır olarak belirlediler. Roma İmparatorluğu İS 364’te ikiye bölününce, Balkanların kuzeybatı ucu, Roma’nın egemenliğinde kaldı. Öbür bölümleri ise Bizans İmparatorluğu’ nun egemenliği altına girdi. Bizans İmparatorluğu’nda halkın dili Yunanca’ydı (bak. BİZANS İMPARATORLUĞU).

    Balkanlar’a, Romalılar’dan sonra barbar kabileleri geldi. 4. ve 5. yüzyıllarda Gotlar ve Hunlar Balkanlar’a saldırarak kentleri ve köyleri yakıp yıktılar. 6. yüzyılda kuzeyden kitleler halinde gelen Slavlar, yarımadanın eski halklarını öldürerek ya da dağlara sürerek, Balkanlar’a iyice yerleştiler. Slavlar’ın ardından 7. yüzyılda Bulgarlar gelerek büyük bir imparatorluk kurdularsa da, sonunda Bizans İmparatorluğu’nun egemenliğine girdiler. Bu arada Balkan halklarından ikisi, Sırplar ve Hırvatlar da ayrı birer devlet kurmuşlardı.

    Birçok değişik halkın yaşadığı Balkan Yanmadası’nda barış hiç de uzun sürmüyordu. Savaşlar çıkıyor yeni egemenlikler kuruluyor, sonra da başkalarının egemenliğine girme sırası onlara geliyordu. Örneğin Sırplar’m kurdukları güçlü devlet, 14. yüzyılda Türkler’ in saldırısı sonucu yıkıldı. Avrupa’ya geçerek hemen hemen bütün Balkan Yarımadası’ m ele geçiren Türkler, Bizans İmparatorluğu’nun başkenti Konstantinopolis’i 1453’te aldılar ve kent bu tarihten sonra İstanbul adıyla bir Türk kenti olarak varlığını sürdürdü.

Bağımsızlık Mücadeleleri

Her ulusun kendi kendini yönetmesi, başka bir ulusun yönetimi altında olmaması düşüncesi 19. yüzyılda Avrupa’da hızla yayılıyordu. Balkan halkları da Osmanlı egemenliğine karşı başkaldırdılar ve birer birer bağımsızlıklarını elde ettiler. 1878’de güçlü Avrupa devletlerinin düzenlediği Berlin Kongresi’nde, Romanya, Bulgaristan ve Sırbistan’ın bağımsızlığına karar verildi. Sırbistan’ın üzerinde hak iddia ettiği Bosna ve Hersek eyaletleri ise güçlü bir devlet olan Avusturya’nın egemenliğine bırakıldı. Bu durum Bosna halkında Avusturya yönetimine karşı büyük bir nefret uyandırdı ve ciddi sorunlara yol açtı. 1914 Haziran’mda, Bosna’nın başkenti Saraybosna’da genç bir Boşnak, Avusturya Veliahtı Arşidük Ferdinand’ı öldürdü. Avusturya bu suikastın arkasında Sırbistan’ın bulunduğunu ileri sürdü ve 1. Dünya Savaşı’na varan olaylar birbirini izledi. Kuşkusuz bu olay I. Dünya Savaşı’nın nedeni değilse de, savaşın çıkmasına yol açan bir kıvılcım oldu.

    Berlin Kongresi’nden sonra bile OsmanlIlar, Balkanlar’da önemli bir güce sahiptiler. Ama, 1912’de bağımsız Balkan devletleri birleşerek Osmanlılar’a karşı savaş açtılar ve savaşı kazandılar. Ne var ki, ele geçirilen toprakların bölüşümünde anlaşamayınca 1913’te bu kez kendi aralarında savaşmaya başladılar. Bulgaristan’ı yenen Sırbistan ve Yunanistan, kazanılan toprakların büyük bölümünü kendi aralarında bölüştüler. Bu arada, Arnavutluk adıyla yeni bir devlet kuruldu. Yugoslavya’nın ortaya çıkışı ise I. Dünya Savaşı sonrasına rastlar. Sırplar, Hırvatlar, Slovenler, Boşnaklar ve Karadağlılar gibi değişik halklar Yugoslavya’da bir arada yaşamaktadır.

    II. Dünya Savaşı’ndan sonra Balkan ülkelerinin çoğunda sosyalist yönetimler işbaşına geldi.

BALKANLAR Resimleri