Füze
Füze, İtme gücü için havanın oksijenine başvurmayan roketler, güdümlü mermiler, uzay fırlatıcıları, vb'yi belirten genel terim. Güdümlü füzeler, uzaktan kumandayla yönetilebildikleri gibi, kendiliklerinden de, daha önce seçilmiş hedefleri bulabilirler. Amacı ne olursa olsun bir füze, üstünde kanat ya da kanatçıklar bulunan (ya da bulunmayan) gövde, motor, denetim sistemi ve savaş başlığından oluşur.
Gövde ve motor. Bir füzenin biçimi ve büyüklüğü, erimine ve motorun tipine bağlıdır. En büyük tip, kıtalararası balistik füzelerdir. Uçuş erimi 8 000 km'yi aşan ve yaklaşık 1 600 km yüksekliğe çıkabilen bu füzeler, çok kademeli roket motorlarıyla donatılmıştır. Sıvı yakıtlı motorların silindir biçimli tankları ya da katı yakıtlı motorların gene silindir biçimli yuvaları, füzenin de silindir biçimli olmasını gerektirir. Ayrı ayrı parçalardan yapılan yakıt tankları, yakıt bittikçe atılıp, savaş başlığının hedefe yalnız ulaşmasını sağlar. Büyük füzelerin uçuşları, aerodinamik yüzeylerin hiçbir önem taşımadığı atmosfer dışında olduğundan, üstlerine kanat ya da kanatçıklar takılmaz. Gövdelerde genellikle, ısıl işlemle sertleştirilmiş çelik alaşımları, yüksek dirençli alüminyum alaşımları ve fiberglas (cam elyafı) gibi malzemeler kullanılır.
Hava karışımlı yakıt yakan değişmez uçuş hızlı füzeler (cruise füzeleri), atmosfer içinde uçacak biçimde yapılmıştır. Bunlar ramjet ya da türbojet motorlardan güç alır. Bu füzelerde, motorlar için gerekli havayı sağlayan hava girişleri ile uçuşta dengeyi sağlayacak kanat ya da kanatçıklar bulunur. Bu nedenle, cruise füzelerinin dış görünüşü genellikle, pilotlu uçaklara benzer. Bunların ilk ve en ünlü örneği, İkinci Dünya Savaşı'nda kullanılmış olan V-1 "uçan bomba"lardır.
Öbür füzelerin de çoğunun gövdesi, üstünde kanatlar bulunan uzun silindir biçimindedir. Kanatçıklar, bazı tiplerde burunda olur; ama genellikle kuyruğa takılır. Kanatlar, füzenin en yüksek hızına bağlı olarak, dikey, geriye doğru eğimli ya da delta kanat olabilir ve bazı durumlarda, uçak kanatları gibi, kiriş ve nervürlerle donatılır. Füze rampasından ya da uçağın bomba kapağından atılan füzelerin, kanatları yaylıdır: Atılmadan önce gövde çevresinde katlı ya da yatık duran kanatlar, atılıp uçuşa başladıktan sonra açılır.
Katı yakıt kullanan roket motorları, özellikle ramjet ya da türbojet motorları, yüksek bir atış hızı sağlama amacıyla, çoğunlukla füzenin gövdesine bağlanır. İlk hızı veren bu roketler, yakıtları bitince atılır.
Denetim sistemi. Atmosfer içinde görev yapan füzelerde elektrik, hidrolik ya da pnömatik güçlerle çalıştırılan, aerodinamik kumanda yüzeyleri kullanılır. Bu amaçla daha çok, hareketli kanatlardan ya da kanatçıklardan yararlanılır. Ama bazı füzelerde, ya üstünde kanatlar bulunan "elevon"lar (bütünüyle hareket eden denetim yüzeyleri), ya hareketli dikey ve yatay kuyruk yüzeyleri ya da ikisi birlikte kullanılır.
Aerodinamik kumanda sisteminin yerini alabilen bir başka seçenek; yönlendirilmiş itme sistemidir. Bu sistem, hem atmosferde, hem de uzayda etkili olmaktadır. Kıtalararası balistik füzeler gibi büyük füzelerde, roket motorlarının memeleri hareketli yapılır ve itiş gücünün yön değiştirmesiyle, füzenin yönlendirilmesi sağlanır. Memenin iç çeperlerinin bir yanına sıvı enjeksiyonuyla da, güç yönünün değiştirilmesi sağlanabilir. Eklemli "semaforlar" kullanılan bu teknik, özellikle yüksek manevra yeteneği gerektiren, kısa menzilli, havadan-havaya (uçaktan uçağa) füzelerde çok yararlı olmaktadır.
Güdüm sistemi. Bir füzenin en önemli parçası, istenen hedefe gitmesini sağlayan donatımdır. Bazı güdüm sistemleri, kendiliklerinden çalışır ve düşmanın elektronik saptırmalarından pek etkilenmez. Bazı sistemlerse, uçuş sırasında sürekli denetim ve baş düzeltmeleri gerektirir.
Kısa menzilli füzelerde kullanılan en yalın güdüm sistemi, telli güdümdür. Bu sistemde füze, bobinlerin açılmasıyla uzayıp, sürekli denetim bölümüne bağlı kalan ince tellerle gönderilen elektrik sinyalleriyle yönetilir. Ama menzil 3-4 km'yi geçemez ve denetimi yürüten kişinin hem füzeyi, hem de hedefi görmesi gerekir. Füzenin üstüne takılan işaret fişeklerinin uçuş sırasında çıkardığı izler, engebeli arazide ve görüş uzaklığının düştüğü hava koşullarında da füzenin izlenebilmesini sağlar.
Telli güdüm sisteminden biraz daha pahalı ve karmaşık olan bir başka güdüm sistemi, radyo sinyalleri aracılığıyla yapılan radyo kumanda sistemidir. Ne var ki, bu sistemde, düşmanın füzeyi engelleme ve saptırma olanağı artar. Bu nedenle, önceden belirlenen bir radyo frekansı füze elektronik sistemine verilerek, füzenin, bu frekans dışındaki frekanslardan etkilenmemesi sağlanır. Füzeye ayrıca, elektronik saptırma ve önlemeyi ortadan kaldıracak başka bazı donanımlar da takılabilmektedir.
Füzenin gözle görülmeyecek kadar uzakta bulunan bir hedefe gönderilmesi durumunda, televizyon ekranına benzeyen bir katot ışını ekranı kullanılır. Böylece füze, uçuşu sırasında radarla izlenebilir ve ekran üstündeki yansıması, hedefe yöneltilebilir. Füzenin burnuna takılan küçük bir TV kamerası da, hedefin tam olarak bulunmasını sağlar. Füze hedefe yaklaştıkça, atış uzmanı, hedef bölgesinin bir görüntüsünü alıp, füzeyi gerekli yöne yöneltir. Bu teknikle, uçaklardaki atış subayları, füzenin hiç görmedikleri yerlere çarpmasını sağlayabilirler. Sistemin önemli üstünlüklerinden biri, füzeyi fırlatan uçağın, atışını yaptıktan sonra, havada fazla kalmayarak üssüne dönebilmesidir. Uçak böylece, hedefe yakın uçaksavarların menziline girmeden, atışını yapabilir.
Başka bir TV güdüm sisteminde de, kamera, füzenin fırlatılışından önce hedefe "kilitlenir" ve füze atıldıktan sonra, içindeki elektronik donanımların yardımıyla, kameranın "kilitlenmiş" bulunduğu hedef noktasına doğru uçar.
Gece ve kötü hava koşullarında işlevini sürdürdüğü ve istendiğinde elle güdüm gereksinmesini ortadan kaldırdığı için, radarla izleme, yerden-havaya (uçaksavar) füzelerde çok kullanılmaktadır. Otomatik sistemde, biri hedefi, İkincisi de füzeyi izleyecek iki radar gereklidir. Radarla alınıp bir bilgisayara verilen hedef bilgileri, füzeye gönderilir; füzede, elektronik donanımının bu bilgileri değerlendirmesi sonucu hedefi yakalar. Bu sistem, "radarlı denetim" sistemi diye tanımlanmaktadır.
Radar sinyalli güdümde, bir tek radar yeterli olmaktadır. Bu sistemde, radar hedefe kilitlendikten sonra, fırlatılan füze, radar sinyalini izleyerek hedefe yönelir. Yarı etken hedef güdümü sistemi de, bu güdüm sistemine benzer. Ama bunda hedefin yeri, üstüne gelen radar sinyallerinin geriye yansımasıyla belirlenir. Füze, yansıyan sinyallerin çıkış noktasına doğru uçarak, hedefi bulur. Etkin hedef güdümü sistemindeyse, füze, yer ya da uçak radarlarından bağımsız olarak, kendisi sinyal gönderip, alır.
Etkin hedef güdümlü sistem kullanan füzeler, çok büyük ve karmaşıktır. Hiçbir yayın donatımı gerektirmeyen edilgen hedef güdümlü sistemli füzelerse, daha yalın yapıdadır. Bunların bir örneği olan kızılaltı ısı arayıcı başlıklı füzeler, jet uçaklarının egzoz çıkışlarını (birer ısı kaynağı olduklarından) bulur ve onlara doğru yönelirler. Başka bir hedef güdümlü teknik de, lazer ışınlarından yararlanma yöntemidir. Hızla değişen bir çatışma ortamında, bu yöntem çok etkili olmaktadır: Yerde, ya da uçakta bulunan bir atış uzmanı, bulduğu hedefin üstüne lazer ışını yöneltir; füze, hedeften yansıyan lazer ışınlarını bulur.
Hedef bulma yöntemlerinin en gelişmişlerinden biri füzenin içinde bulunan, hatasız çalışan ve düşman saptırmalarından etkilenmeyen cayro güdüm sistemidir. Bu sistemde, füzenin uçuşu sırasında ortaya çıkacak en küçük yön değişikliklerini ölçebilen cayroskoplar ve ivme ölçerler vardır. Füzenin yönü, küçük bir değişiklik nedeniyle saptığında, güdüm sistemi kumanda yüzeylerini hareket ettirerek, füzeyi yeniden hedefe yöneltir. Savaş başlığı. Füzelerde, aralarında kimyasal ve biyolojik başlıklar da bulunan, aşağı yukarı her tür savaş başlığı kullanılır. Sözgelimi, tel güdümlü tanksavar füzelerde, 600 mm'lik zırh delici, yüksek patlayıcılı ya da parça etkili (şarapnel) başlıklar kullanılabilmektedir. Büyük kıtalararası balistik füzelerde, 25 megatonluk termonükleer başlıklar, hava savunmasını atlatabilen ve ayrı hedeflere giden küme halinde termonükleer başlıklar ya da uzayda bir yörüngeye yerleştirilip, istendiğinde yerdeki bir hedefe yöneltilebilen "uzay bombaları" bulunabilmektedir. Küçük nükleer başlıklar, aşağı yukarı her sınıf füzeye takılabilmektedir. Yüksek patlayıcılı savaş başlıkları, genellikle temas ve yakınlık tapalarıyla donatılır.