Kimyasal Savaş
Zehirli gazlar ve öbür zehirli kimyasal maddeler en öldürücü silahlar arasındadır. Zehirli gazlar ilk kez I. Dünya Savaşı’nda silah olarak kullanılmıştır. Almanlar’ın Flandre’da İngiliz ve Fransız siperlerine attığı klor gazı solunum yollarını ve ciğerleri etkileyerek ölümlere yol açtı. Rüzgârla sürüklenerek yayılan bu gazla birçok İngiliz ve Fransız askeri öldürüldü.
Çok geçmeden her iki taraf da boğucu bir gaz olan fosgen ve derinin altında su toplanmasına neden olan hardal gazı gibi öldürücü gazları kullanmaya başladılar. Top mermileri içinde düşman siperlerine atılan bu zehirli gazlardan korunmak için askerler gaz maskeleri kullanıyordu. Yüze takılan en basit gaz maskelerinde, solunan havanın içinden geçtiği filtrede bulunan bazı kimyasal maddeler havadaki zehirli gazı tutuyor ya da yok ediyordu. Ama gaz maskeleri deriyi etkileyen gazlara karşı bir korunma sağlamadığı için özel giysiler giymek gerekiyordu.
I. Dünya Savaşı’ndan sonra 1925’te imzalanan Cenevre Protokolü ile kimyasal silahları ilk kullanan taraf olmak yasaklandı. Ama bir kimyasal silah saldırısına aynı biçimde karşılık verilebilecekti.
Göz Yaşartıcı ve Sinir Gazları
Göz yaşartıcı gazlar gözlerden yaş getirir ve deride kaşıntıya neden olur. Dünyanın birçok yerinde polis, şiddet hareketlerine karşı göz yaşartıcı gazlar kullanmaktadır.
I. Dünya Savaşı’nda kullanılan zehirli gazlardan çok daha tehlikeli bir kimyasal silah olan sinir gazını Almanlar geliştirdi. II. Dünya Savaşı’nda her iki tarafın elinde de çeşitli kimyasal silahlar vardı; ama bunlar kullanılmadı. Bunun nedenlerinden biri, toplu ölümlere yol açan bu çok öldürücü silahların bütünüyle yasaklanması yönündeki genel duyarlılıktı. Bir başka neden de, bu silahın etki alanının kesinlikle belirlenememesiydi. Rüzgârın yön değiştirmesiyle ters yöne sürüklenen zehirli gaz, silahı kullanmış olan tarafın kendi birliklerine de zarar verebiliyordu.
Günümüzde Kimyasal Silahlar
Günümüzde kimyasal silahlar güdümlü füzelerle de taşınabilmektedir. Kimyasal silahlarla yapılacak saldırılara karşı bir önlem olarak modern ordularda gaz maskesi ve koruyucu giysi kullanma eğitimi verilmektedir.
ABD, Vietnam Savaşı’nda ormanların bitki örtüsünü yok edici kimyasal maddeler kullandı. İran ile Irak arasındaki 1980-88 savaşında her iki taraf da, sinir gazı ve başka zehirli gazlar kullanarak 1925 Cenevre Protokolü’nü çiğnediler.
Kimyasal silahlardan daha da tehlikeli bir silah türü olan biyolojik silahlar, öldürücü hastalık mikroplarının düşman topraklarına atılması amacıyla geliştirilmiştir. Biyolojik silahların etkisinin belirli bir alanla sınırlanması da çok zordur.
İnsanların büyük çoğunluğu yeryüzündeki insan, hayvan ve bitki yaşamı için korkunç bir tehdit oluşturan bütün kimyasal ve biyolojik silahların kullanımının yasaklanmasını ve stokların yok edilmesini istemektedir.