Koreografi
Koreografi, Dans hareketlerinin, koreograf (bale düzenleyicisi de denir) adı verilen kişiler tarafından, görsel bakımdan hoşa gidecek ana kalıplar içinde düzenlenmesi. Söz konusu kalıplar dekoratif, anlatısal, yorumlayıcı (ister müzik, ister mizaç, ister duygu olarak) kalıplar ya da salt yaratıcı (dansçının teknik virtüözlüğünü sergilerler) kalıplar olabilir. Koreografi terimi Yunanca khoria ("dans ediş") ve graphia ("yazı") sözcüklerinden türetilmiş, önceleri (1700'e d.) basit olarak dans adımlarının birtakım simgelerle kâğıda geçirilmesi anlamında kullanılmıştır.
Birçok hareket biçimi, disiplinli eğitim gerektirir. Özgür doğaçlama olmayan, yani adımların kendine özgü bir sırayla uygulanması yerine, kendilerinden başka bir şeyin anlatımları olarak, tiyatroya özgü bir düzen içinde yorumlandığı bütün danslar, "günümüzde koreografi" diye adlandırılır.
Öbür görsel sanatların tersine, koreografi, uzam kadar zamanı da doldurmak zorundadır. Bir tablo duvara asılıp, boş bir zamanda incelenir ya da zevkle seyredilir. Danstaysa, her hareket, başlamasını izleyen saniyeler içinde biter; her an, bir hareketin yerini yenisinin alması gerekir. Koreografi, sürekli olarak gözün önünden, genellikle ona eşlik eden müziğin düzenlediği bir hızla geçtiği için, amaç aldığı etkiyi birikimsel bir biçimde yapar. Koreograf, adımları gözün ve aklın gitmesini istediği yere götürecek biçimde düzenleyerek, yapıt ilerledikçe izleyicinin anımsadığı anlık birçok etkiden, tümel bir etki yaratmak zorundadır.
Bilinen ilk dans yazısı, Mısır hiyerogliflerindedir. Çağlar geçtikçe, beden bölümleriyle hareket düzenini temsil etmek için çubuk figürleri, müzik notaları, sayılar ya da soyut simgeler kullanan birbirini izleyen dans yazısı sistemleri, tasarlanmıştır. XVIII. yy'ın sonu ile XIX. yy'ın başında Salvatori Vigano ve Georges Noverre, XX. yy'da Rudolf von Laban (1928'de), Rudolf Benesh (1956'da) ve Noa Eshkol ile Abraham Wachmann (1958'de) tarafından geliştirilen dans yazısı sistemleri, ortaklaşa benimsenerek en geniş çapta uygulanmış dans yazısı sistemleridir.
Koreografi zamanla birlikte evrim geçirmektedir. George Balanchine klasik bale dağarını çağdaş müzikle kaynaştırmayı başarmış, Antony Tudor, dansı ruhbilimsel güdülenmeyle ilgili duruma getirmiştir (koreografilerinde kişiler, kafalarındaki düşünceleri, hareketleri kadar açıklıkla dile getirirler). Evrim sonucunda aldığı ve alacağı biçim ne olursa olsun, koreografi, izleyicinin gözleri, anıları ve zekâsıyla izleyeceği dansçılar tarafından gerçekleştirilen düzenlenmiş hareket kalıpları olma özelliğini sürdürmektedir.
Not: Dansın duygusal ve dramatik yanlarına, teknik virtüözlükten daha büyük ağırlık vererek balede bir devrim gerçekleştiren Georges Noverre, 1776'dan başlayarak Paris Operası 'nın bale topluluğunu yönetmiştir.