Suikast
Suikast, bir kişiyi önceden tasarlayarak, acımasızca ve aniden öldürme eylemidir. Suikast sözcüğü genellikle devlet yöneticilerinin ve tanınmış kişilerin öldürülmelerinde kullanılır. Suikast düzenleyenlerin çoğu, kurbanlarının kendilerine ya da inançlarına karşı bir suç işlediğini düşündükleri için, onu öldürme hakkına sahip olduklarına inanır. Suikast nedeni genellikle dinsel ya da siyasaldır. Jül Sezar’ı öldüren suikastçılar onun kral olmak istediğini ve Roma’nın iyiliği için ortadan kaldırdıklarını söylemişlerdi.
11. yüzyıldan başlayarak İran ve Suriye’de, İslam’ın Sabbahiye adlı kolu suikastçı gizli bir örgüt gibi davrandı. Düşmanlarını öldürmeyi kutsal bir görev sayan örgüt üyeleri, ülkeyi 200 yıl boyunca teröre boğdu. Bu mezhebin kurucusu Hasan Sabbah, “Dağın Yaşlı Adamı” diye anılırdı. Yandaşlarını kendisine bağlamak ve onları düşmanlarının üstüne göndermek için, cennet düşleri yaratan, haşhaştan yapılma uyuşturucular verirdi. Bu nedenle bu mezhep üyeleri Haşşaşiler olarak da anılır.
Tarihin çeşitli dönemlerinde, diktatörler kendilerine karşı çıkan önderlerden kurtulmak amacıyla sık sık suikastlar düzenletmiş, aynı biçimde birçok devlet başkanı da suikasta kurban gitmiştir. 1940’ta Ekim Devrimi önderlerinden Lev Troçki, Josef Stalin’in verdiği sanılan bir emirle Meksika’daki evinde öldürülmüştü. 1983’te, Filipinler’de Devlet Başkanı Ferdinand Marcos’un en önemli karşıtlarından biri olan Benigno S. Aquino ülkesine döner dönmez öldürüldü. Bu suikastın ardında diktatör Marcos’un olduğu ileri sürüldü.
Her ülkede suikast sonucu yaşamını yitiren devlet adamları ve yöneticiler uzun bir liste oluşturur. 1610’da Fransa Kralı IV. Henri dinsel nedenlerle bir suikasta kurban gitti. ABD Başkanı Abraham Lincoln 1865’te Washington’da bir tiyatroda vuruldu. Suikastçının, Amerikan İç Savaşı’nda (1861-65) yenilen Güney eyaletlerinin öcünü almak için Başkan Lincoln’u öldürdüğü sanılmıştı. Ama bu suikast hükümet üyeleri arasından bir grubun düzenlediği bir komplo da olabilir. Avusturya arşidükü ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu veliahtı Franz Ferdinand’ın 1914’te bir suikast sonucu öldürülmesi, Avrupa’da gerginliğin daha da tırmanmasına neden olmuş ve I. Dünya Savaşı’nın patlak vermesine yol açmıştı.
Yakın geçmişte suikasta kurban giden ünlü kişilerden bazıları şöyle sıralanabilir: Avusturya Şansölyesi Doktor Engelbert Dollfuss (1934), Hindistan Başbakanı Mohandas Gandhi (1948), ABD Başkanı John F. Kennedy (1963), kardeşi Robert F. Kennedy ve ABD’li Siyah önder Martin Luther King (1968), Beatles topluluğunun eski üyesi John Lennon (1980), Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat (1981), Hindistan Başbakanı İndira Gandhi (1984) ve İsveç Başbakanı Olof Palme (1986). Türkiye’de de, özellikle 1970’lerde birçok bilim ve düşün adamıyla gazeteci ve siyasetçi suikasta kurban gitmiştir.