Dilbilgisi
Dilbilgisi, İnsan dilinin yapısını ve anlamını inceleyen bilim dalı. Geleneksel anlamda dilbilgisi (ya da gramer), eski Yunanlılardan bu yana dil üstüne geliştirilen kuramların tutarlı ve kesintisiz bir zinciridir; günümüzün modern dil biliminin belirlediği anlamdaysa, bir kişinin kendi dilini anlamasına olanak veren saymaca kurallar bütünüdür. Dili kullanırken uygulanan kuralları açıklayan kitaplara da "dilbilgisi kitabı" denir.
Dilbilgisi, biçim bilim (ya da morfoloji),söz dizimi(ya da sentaks) gibi bazı özel bilim dallarını içerir. Betimleyici dilbilgisi deneyseldir, gözlemlerin ürünüdür ve söylemin oluşum ilkeleri ile söylemin yapısını tanımlamaya çalışır. Buna karşılık, kuramsal dilbilgisi, konuşabilmek için gerekli kuralları, dolayısıyla da doğru ya da yanlış söyleyiş biçimlerini belirler.
Geleneksel dilbilgisi: Geleneksel dilbilgisi dilin çeşitli düzeylerdeki birimlerini birbirinden ayırır, belirler ve söz konusu birimlerin daha geniş yapılar içinde çeşitli bileşimlere girebilmesi için gerekli kuralları ortaya koyar.
Bir sözcüğün kökü, sözcüğün anlam taşıyan en küçük birimidir; bu birime sonekler ve önekler eklenebilir: Sözgelimi ahlâk kökü son ek alarak ahlâksal sözcüğünü verir. Söylemin işlevsel yapısı bakımındansa, sözcükler çeşitli sınıflara (söylem bölümleri) ayrılır; her sınıfa giren sözcükler, cümle içinde benzer dilbilgisi işlevlerini yerine getirirler. Cümle içindeki yerleri, biçimleri ve bileşim yetenekleri bakımından sözcükler, deyim adı verilen daha geniş bütünler oluştururlar.
Dil yeteneği ve dil yetisi: Noam Chomsky'nin izinde yürüyen modern dil bilimciler, insan psikolojisinin ürünü olan dil yeteneğinin yapısının altını çizmeye çalışmışlardır; bu bağlamda dil yetisi, insanda doğuştan var olan sözcükleri birbirine ekleme yeteneği olarak tanımlanabilir. Dil yeteneğiyse, konuşmacının kurduğu cümlelerin dilbilgisi açısından kabul edilebilirlik derecesini ölçer. Konuşmacı, söylediği sözleri anlaşılabilir kılmak için bir gösteren ile bir gösterileni birbirine bağlamak zorundadır.
Dilbilgisi kitapları: İ.Ö. IV. yy. dolaylarında Hintli dilci Panini gelişmiş bir Sanskritçe dilbilgisi hazırlamıştır. Bu yapıt, bir dilin dünyadaki ilk bilimsel incelemesi sayılmaktadır. Batı'da da aşağı yukarı aynı donemde, sofistler Yunan dilini dilbilgisi açısından incelemeye başlamışlar, Eflatun ve Aristoteles de, dilin çeşitli yönlerim (sesbilim ya da fonoloji, etimoloji) ele almışlardır. Eskiçağ'ın en eksiksiz dilbilgisi kitabı, Trakyalı Dionysios un Tekhne Grammatike (Dilbilgisi İncelemesi) adlı yapıtıdır.
Romalılar, Yunanlıların buldukları dil kategorilerini kendi dilleri Latince'ye uygulamışlardır. İlk önemli Latince dilbilgisi, Elio Donato'nun küçük yapıtıdır. Butun Ortaçağ boyunca ve hattâ insanlık tarihinin çok büyük bir bölümünde dilbilgisi, güzel yazma kuralları bütünü olarak kabul edilmiş ve Avrupa'da daha çok, Latince'nin dilbilgisine yönelik çalışmalar yapılmıştır.
Türklerde dilbilgisi: Türkçe'yle ilgili bilinen ilk dilbilgisi kitabı, Kaşgarlı Mahmut'un Divanü Lügat it-Türk'te sözünü ettiği Kitabı Cevahir ün-Nahvfi Lügat it-Türk'tür. Türkiye Türkçesi üstüne yapılmış bilinen en eski çalışmaysa, Bergamalı Kadri Efendi'nin Müyessiret ül-Ulum'udur (1530). Tanzimat döneminde, Fuat Paşa ve Ahmet Cevdet Paşa'nın birlikte hazırladıkları Kavaid-i Osmaniye (1851), Ahmet Cevat Emre'nin Lisan-ı Os-mani'si (1912), Türkçe Sarf ve Nahiv'i ve Türk Dilbilgisi (1945), yazı devrimi sırasında Türk Dil Encümeni'nin hazırladığı Muhtasar Türkçe Gramer (1928), Tahsin Banguoğlu'nun Ana Hatlarıyla Türk Grameri (1940), Muharrem Ergin'in Türk Dilbilgisi(1958) de, önemli yapıtlardır.