Yayımcılık
Kitap, gazete, dergi, afiş gibi her tür basılı ürünün, satılmak ya da dağıtılmak üzere hazırlanması ve pazarlanmasıyla ilgili etkinliklerin tümüne yayımcılık adı verilir. Yayımcılık sözcüğü çok çeşitli basılı ürünün yayımlanmasını kapsar; ama yayımcılık denince genellikle kitap yayımcılığı anlaşılır. Dergi yayımcılığı DERGİ sayfasında, gazete yayımcılığı da GAZETE VE GAZETECİLİK sayfasında ayrıca ele alınmıştır.
İlk kitapları Eski Mısırlılar’ın yapıp kullanmış olmalarına karşın, kitap yayımcılığının büyük boyutlara ulaşması ancak 15. yüzyılın ortalarında matbaanın geliştirilmesinden sonra gerçekleşti. 1476’da ilk İngiliz basımevini kuran William Caxton, o dönemde genellikle olduğu gibi, bastığı kitapların yayımcılığını ve satışını da üstlenmiştir. 18. yüzyılda gerçekleşen Sanayi Devrimi ve buna bağlı olarak toplumsal yapıda ve eğitimde de kendini gösteren gelişme, kitaba karşı, özellikle okul kitapları ve çocuk kitaplarına karşı büyük bir ilginin doğmasına yol açtı. 20. yüzyılın ilk yarısında kitap kulüplerinin ve karton kapaklı ucuz kitapların ortaya çıkmasıyla birlikte kitap okurları o güne kadar görülmeyen büyük sayılara ulaşmaya başladı.
Kitap yayımcılığı birçok değişik dalda yapılmaktadır. Roman ya da roman dışı kitaplar; yetişkinlere ya da çocuklara yönelik kitaplar; genel piyasaya ya da bilim ve eğitim alanına yönelik kitaplar, bu değişik yayımcılık dallarının başlıcalarını oluşturur. Bazı yayımcılar atlaslar, müzik, mimarlık ve tıp kitapları gibi belirli bir türdeki kitapların yayımında uzmanlaşır.
Bir yayımcılık kuruluşunun yayımladığı yeni kitapların yanı sıra, önceden yayımlamış olduğu kitaplar da büyük önem taşır. Çünkü yeni yayınlar için gerekli olan para, önceki yayınların satışından elde edilir. İyi satan bir kitap tükenince yeniden basılır. Eğer bir kitap yeniden basılmadan önce gözden geçirilir ya da üzerinde önemli değişiklikler yapılırsa buna kitabın yeni basımı denir.
Yayınevinin işi, bir elyazmasını basılı bir kitap haline getirmektir. Bu işin değişik aşamalarında birçok insan çalışır. Yayınevlerinin çoğu, her biri değişik görevleri üstlenmiş değişik bölümlerden oluşur. Bu bölümler çalışmalarını birbiriyle ilişki içinde yürütür. Yayımcılık işinin merkezinde yayın yönetimi bölümü bulunur. Yayın yönetmeni (editör) kitabın üretiminin bütün aşamalarından sorumlu olduğu gibi, kitabın yazarı ile yayımla ilgili öbür bölümler arasındaki bağlantıyı ve sonunda kitabın alıcısı ve okuru ile olan bağlantısını da sağlar.
Yayınevine ulaşan elyazmalarınm çoğunu, yapıtlarının yayımlanacağını uman yazar adayları gönderir. İstenmeden gelen bu elyazmalarının yalnızca yüzde 2’si yayımlanabilmektedir. Yayınevlerinin yayımladığı kitapların çoğunu tanınmış yazarların kitapları oluşturur. Yayın yönetmeni bu kitapların yayım hakkını ya kitabın yazarıyla yaptığı bir anlaşmayla elde eder ya da yayın ajanslarından ve yabancı yayımcılardan satın alır. Ünlü yazarların kitaplarının yayım hakkını genellikle birden çok yayınevi satın almak ister. Bu durumda bir tür açık artırma yapılır ve en çok parayı veren yayınevi kitabın yayım hakkını satın alır.
Yayın yönetmeni bir kitabı yayımlamaya karar verip yayınevi yönetimi de bu kararı onaylayınca, yazarla bir sözleşme imzalanır. Bu sözleşmede yazarın kitabın elyazmalarını yayınevine vereceği tarih, kitabın yayım hakkı karşılığında verilecek olan paranın miktarı ve varsa üzerinde anlaşılan başka koşullar yer alır. Sözleşme imzalanınca genellikle yazara avans olarak bir ödeme yapılır. Yayın hakkı karşılığında verilecek para, kitabın satış gelirinin bir yüzdesi olarak da belirlenebilir. Yazar imzaladığı sözleşmeyle kitabının yayım hakkını belirli bir süre için yayınevine bırakır; ama genellikle kitabın telif hakkını elinde tutar. Telif hakkı, yaşadığı sürece yazara, onun ölümünden sonra da mirasçılarına, 50 yıl süreyle yapıtın izinsiz kullanımını önlemek ve yapıtın kullanılmasından kazanç elde etmek olanağı verir.
Yazar imzaladığı sözleşmeyle yayınevine kitabıyla ilgili çeşitli haklar verebilir. Bu haklar genellikle kitabın yayımlanması, karton kapaklı ucuz baskılarının yapılabilmesi ve başka bir dile çevrilmesi gibi haklan kapsar. Kitabın yayım hakkını satın alan yayımcı, kitabın karton kapaklı ucuz baskılarım yayımlama hakkını başka bir yayınevine satabilir. Bu durumda hem kitabın genel yayım hakkına sahip olan yayınevi, hem de kitabın yazarı, kitabın karton kapakla yapılan ucuz baskılarının satışından belirli bir yüzde olarak pay alırlar. Kitabın yabancı bir dilde yayımlanma hakkı da başka bir yayınevine devredilebilir. Bu durumda da hakkı devreden yayınevi ve yazar bu yayının gelirinden pay alırlar.
Çok resimli kitaplarda ve resimli çocuk kitaplarında renkli basım yönteminin yüksek maliyetini karşılamak için yayınevleri bu kitapların yabancı ülkelerde yayım haklarını satarak toplam baskı maliyetini azaltmaya çalışırlar. Yayım haklarının yabancı ülkelere satılması günümüzde öylesine önem kazanmıştır ki, uluslararası kitap fuarları düzenlenerek dünyanın her yerinden gelen yayımcıların buluşmaları ve yayım haklarım alıp satmaları sağlanır. Her yıl ekim ayında Almanya'da düzenlenen Frankfurt Kitap Fuarı ve her yıl nisan ayında İtalya’nın Bologna kentinde düzenlenen çocuk kitapları fuarı bu fuarların en ünlüleri arasındadır.
Yayım hakkının bir bölümünün devri konusu genellikle yayınevlerindeki özel bölümlerin görevidir. Çocuk kitaplarındaki karakterlere dayalı olarak yapılan oyuncak, kırtasiye ve ev eşyalarının üretimiyle ilgili ticari hakların satışı, önemli bir gelir kaynağı olmanın yanı sıra, kitap satışını artırıcı bir öğedir.
Tasarım ve üretim bölümleri yayinevlerindeki öbür iki önemli bölümdür. Tasarımcı ve üretim yönetmeni, yayın yönetmenine ve yazara danıştıktan sonra yayımlanacak kitabın tam biçimini belirlerler
Tasarımcının işi, kitabın okuyucusuna çekici gelecek bir biçimde düzenlenmesini sağlamaktır. Bu amaçla kitabın kapak yazısının nasıl olması gerektiğini, sayfa düzenini, varsa resimlerin sayfalara dengeli bir biçimde nasıl dağıtılacağını ve kitap kapağında kullanılacak resmi belirler. Birçok yayınevinin kitapları, yayınevinin benimsemiş olduğu tasarım biçimiyle, başka kitaplardan kolayca ayırt edilebilir. Eğer yayımlanan kitap bir dizinin parçasıysa, tasarımcı kitabın görünümünün daha önce aynı dizide yayımlanmış olan kitapların görünümüyle uyum içinde olmasına dikkat eder.
Kitabın üretimi ise yayınevi yöneticisinin işidir. Yayınevi yöneticisi, kitabın basımı için ayrılan parayla ve belirlenen süre içinde, olabilecek en iyi kalitedeki kitabı üretmekle görevlidir. Üretimin en uygun maliyetle nasıl yapılacağını hesaplar, uygun basımevini ve ciltçiyi seçer. Karmaşık ve çok resimli kitaplarda baskı kalitesini denetlemek için gerektikçe basımevine gider. Günümüzde ancak çok büyük yayınevlerinin kendi basımevleri vardır. Kitabın üretiminde her aşama için belirlenmiş olan sürelere uyulması çok önemlidir. Bir aşamadaki gecikme kitabın yayımını geciktirerek satışta ve elde edilecek gelirde önemli kayıplara yol açabilir.
Basımı bitirilen kitaplar yayımcının deposuna gelir. Bundan sonraki görev kitabın tanıtımının yapılmasıdır. Bunun için yayınevinin tanıtım bölümü aylar süren yoğun bir çalışma yapar. Eleştirmenlere, kitapçılara, kütüphanelere ve yayımcılık konusundaki dergilere yayımlanmış olan kitapla ilgili tanıtıcı bilgiler gönderilir. Kitabın piyasaya çıkma tarihi yaklaşınca bu tanıtım kampanyası daha da hızlandırılır. Yazarın da katıldığı bir parti ve imza günü düzenlenebilir. Yayımlanan önemli bir kitapsa, kitabın tefrika hakkı gazetelere ya da dergilere satılabilir. Kitabın filme alınma hakkı televizyon ya da film şirketlerine verilebilir. Böylece kitabın daha geniş bir çevrede tanınması sağlanarak satışı artırılır.
Büyük yayınevlerinin çoğunun kendi satış elemanları vardır. Bunlar kitapçıları dolaşarak yayımlanan yeni kitaplar için ve kitapçıda bitmiş olan eski kitaplar için sipariş alırlar.
Bilgisayarlı pazarlama sistemi bu alanda hızlı bir çalışmaya olanak verir. Bir yayınevi büyük bir yarışma içinde olan bu piyasada varlığını sürdürmek istiyorsa, iyi kitabı uygun fiyatla üretmenin yanı sıra, yayımladığı kitapların müşterilerine tam zamanında ulaşmasını da sağlamalıdır.