Zarf
Bir eylemin, bir sıfatın ya da başka bir zarfın anlamını zaman, yer, ölçü, nitelik, soru gibi yönlerden etkileyen sözcüklere genel olarak “zarf” ya da yeni terimiyle “belirteç” adı verilmektedir.
Türkçe’de zarflar isim ve sıfattan kesin olarak ayrılamazlar; ama bir ismin ya da sıfatın cümle içindeki görevi nedeniyle zarf olduğu dikkati çeker. Sözgelimi, “Geceyi severim” cümlesinde “gece” isimdir; “Gece yağmur yağdı” cümlesinde ise “gece” zarftır. Bunun gibi “Sizden düzgün bir ödev istiyorum” cümlesinde ise “düzgün” sıfat; “Düzgün oturun bakayım!” cümlesinde ise “düzgün” zarftır. Şunu unutmayalım: Özel isimler zarf olarak kullanılmazlar.
Zarflar yapılarına göre “yalın zarflar” (dün, çok, pek, en, az gibi), “türemiş zarflar” (erken, önce, sonra gibi) ve “bileşik zarflar” (bugün, ilkönce, şöyle, biraz gibi) olarak üçe; kökenleri bakımından da “Türkçe zarflar” (dün, az, çok gibi) ve başka dillerden dilimize girmiş sözcüklerden oluşan “yabancı zarflar” (fazla, bilhassa, mutlaka, muhakkak gibi) olmak üzere ikiye ayrılırlar.
Zarflar görevlerine ve anlamlarına göre de “zaman zarflan” (günlerce, birdenbire, kışın, yemekten sonra, akşama doğru, sabahleyin gibi), “yer ve yön zarflan” (aşağı, yukarı, içeri, dışarı, sağa, sola, önde, arkada gibi), “nicelik zarflan” (az, çok, pek, en, biraz, fazla gibi), “durum ya da niteleme zarflan” (güzel, öyle, böyle, yavaşça, hızlıca gibi), “soru zarflan” (ne, nasıl, ne biçim, hani, niçin, ne kadar gibi), “gösterme zarfı” (işte), “yanıt zarflan” (evet, hayır, asla gibi), “kuşku zarflan” (belki, galiba, herhalde gibi), “kesinleme zarflan” (mutlaka, muhakkak, kesinlikle gibi) ve “olumsuzluk zarflan” (hayır, yok, asla gibi) olarak smıflandınlmaktadır.
Bunlardan başka, bağfiillerle kurulmuş olan yan cümleler de temel cümlenin zarfı durumundadır: Sözgelimi, “Kitaplan toplayıp gitti.” “Hiç düşünmeden cevap veriyorsunuz.” “Eve uğramaksızın havaalanına gittik.” “Ölüm haberini duyar duym az telefon etmişti.” Aynca, edat (ilgeç) öbekleri (“Trenle geldi” gibi) de zarflar içinde değerlendirilmektedir.