Küpe Çiçeği
Alımlı çiçekleri nedeniyle birçok ülkede süs bitkisi olarak yetiştirilen küpe çiçeklerinin Orta ve Güney Amerika’da, Yeni Zelanda’da ve Tahiti’de kendiliğinden yetişen 100 kadar türü vardır. Hepsi de çalı ya da ağaççık yapısındaki bu bitkilerin bilimsel cins adı (Fuchsia), 16. yüzyılda yaşamış ünlü
Alman botanikçi Leonhard Fuchs’un onuruna verilmiştir. Dilimizdeki adı ise küpeye benzeyen albenili çiçeklerinden gelir.
Her bir çiçek, boru biçiminde birleşmiş çanakyaprakları ve genellikle farklı renkteki taçyapraklarıyla sanki iç içe geçmiş iki ayrı çiçek görünümündedir. Dallardan tek tek ya da ikili üçlü kümeler halinde sarkan çiçekler ince uzun sapların ucunda oluşur. Evlerde, seralarda ve bahçelerde en sevilen süs bitkilerinden olan küpe çiçeklerinin yapılan melezleme çalışmalarıyla mor, kırmızı, pembe, turuncu ve beyaz çiçekli yüzlerce çeşidi geliştirilmiştir. Bunlar çok fazla boy atmayan alçak çalılardır. Oysa, kendi doğal ortamlarında ağaç boyutuna ulaşabilen bazı türlerine de rastlanır. Örneğin Yeni Zelanda’ya özgü bir küpe çiçeği türü (Fuchsia excorticata) 14 metre yüksekliğe kadar büyür.
Dallarından kesilen parçalarla yani çelikleme yöntemiyle çoğaltılan bu bitkiler en çok organik maddelerin bol olduğu verimli topraklar ile gölgeli ve nemli yerleri sever. Doğrudan gelen güneş ışığından çok zarar görür; bu nedenle küpe çiçekleri yazın özellikle güneşten korunmalı ve bol su verilmelidir.