Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Trabzon

  • Okunma : 495
Trabzon Resim

Trabzon ili, Karadeniz Bölgesi'nin Doğu Karadeniz Bölümü'nde yer alır. Kuzeydeki Karadeniz kıyısının hemen ardında birdenbire yükselen il toprakları, doğuda İkizdere (İyidere) vadisinden batıda Beşikdüzü yakınlarındaki
Değirmendere vadisine kadar uzanır. Akarsu vadileriyle derin biçimde parçalanmış olan Trabzon ili toprakları çok engebelidir.

    1985’te 786.194 olan nüfusuyla Samsun ve Zonguldak’tan sonra Karadeniz Bölgesi’nin üçüncü büyük ili olan Trabzon, 1990’da yapılan sayımın geçici sonuçlarına göre, dördüncü sıraya düşmüştür. Ama buna karşın, nüfus yoğunluğu açısından gene Karadeniz Bölge si’nin en sık nüfuslu ilidir. 1990 sayımının ilk verilerine göre Türkiye’de kilometre kareye ortalama 74 kişi düşerken, bu ortalama Trabzon ilinde 173 kişiydi.

    Oldukça eski bir yerleşim alanı olan Trabzon, doğal ve tarihsel değerler açısından zengin olan illerimizdendir. Son yıllarda özellikle yaz aylarında canlı bir turizm etkinliğine sahne olmaktadır.

    Trabzon ilinin kıyı kesiminde yaşayan halkın geleneksel uğraşlarının başında balıkçılık yer alır. Ülkemizin neresinde olursa olsun Trabzon’un adı geçince akla hemen hamsi gelir.

Doğal Yapı

Doğu Karadeniz Bölgesi’nin orta kesiminde yer alan Trabzon ili topraklarını Kuzey Anadolu Dağları’nın bir bölümünü oluşturan Doğu Karadeniz Sıradağlarfnın kıyı dağları engebelendirir. Genellikle doğu-batı doğrultusunda uzanan bu dağların yüksek kesimleri güneyde Bayburt ve Gümüşhane illeriyle doğal sınır oluşturur.Yer yer yüksekliği 3.000 metreyi aşanve kolay geçit vermeyen bu dağ sıraları ancak birkaç noktada ulaşıma olanak tanır. Doğudan batıya doğru sırasıyla Soğanlı, Trabzon ve Zigana dağlan adıyla anılan bu diziler fazla kesintiye uğramadan uzanır. Zigana Dağları bazı yeni harita ve kaynaklarda Kalkanlı Dağları olarak geçer. Trabzon ilinin en yüksek noktası, Soğanlı Dağları’nın kuzeyinde yer alan Haldizen Dağı'nın 3.193 metreye erişen Karakaya Tepesi’dir. 2.000 metre yükselti kuşağına kadar ormanlarla kaplı olan bu
dağların daha yüksek kesimlerinde, karlar eridikten sonra gür çayırlarla kaplanan sulak yaylalar vardır. Eskiden beri hayvancılık açısından büyük önem taşıyan bu yaylalar günümüzde hayvancılığın yanı sıra sayfiye yeri olarak da ilgi görmektedir.

    İl topraklarından kaynaklanan sular, fazla uzun olmayan hızlı akışlı dere ve çaylar oluşturarak Karadeniz’e dökülür. Bu akarsulardan başlıcaları Of'ta Karadeniz’e ulaşan Solaklı Çayı, Sürmene yakınlarında denize dökülen ve Menahos Deresi olarak da adlandırılan Sürmene Deresi, Araklı ilçe merkezinden geçen Karadere, Hamsiköy Deresi ile Meryemana Deresi’nin Maçka ilçe merkezinde birleşmesiyle oluşarak Trabzon kentinin
doğusunda Karadeniz'e dökülen Değirmendere, Vakfıkebir kentinden geçerek denize dökülen Foldere ve Beşikdüzü'nün batısında Karadeniz’e ulaşan Değirmendere'dir. Trabzon ilinde yer alan başlıca alçak düzlükler, bu akarsuların taşıdığı alüvyonların kıyı kesiminde yığılıp birikmesiyle oluşan ve dar şeritler halinde uzanan küçük ovalardır. Akarsu ağızlarıyla kenarlarında yer alan bu önemli tarım alanları yılın hemen her mevsiminde oluşabilen toprak kayması (heyelan) ve taşkın tehlikesiyle karşı karşıyadır. Her mevsimde yağış alan il topraklarının özellikle vadi yamaçlarında gevşek ve kaygan olması, sık sık toprak kaymasına yol açar. Taşkınların nedeni de yörede karların erimesi ya da fazla yağmur yağması sonucunda eğimli ve dar vadilerin hızla çok miktarda su taşımasıdır. Gerekli önlemlerin alınmaması nedeniyle bazı yıllarda taşkınlar ve toprak kaymaları birçok insanın yaşamını yitirmesine, yerleşim yerleri ile tarım alanlarının zarar görmesine yol açmaktadır. Yamaçlardan kopan toprak ve kayaç kütlelerinin bazı vadileri tıkaması sonucunda oluşan setlerin ardında suların birikmesi, heyelan göllerinin ortaya çıkmasına neden olur. İl sınırları içindeki başlıca heyelan gölleri Sera Gölü ile Uzungöl’dür. Dağların yüksek kesimlerinde de bazı küçük buzyalağı göllerine rastlanır.

    Yaz aylarında ilgi gören doğal kumsalların uzandığı il kıyısındaki başlıca çıkıntılar Araklı, Güzelhisar ve Bostan burunları ile Fener Burnu olarak da anılan Yeros (Yoroz) Burnu’dur. Fırtınalı havalarda gemiler ile teknelerin sığındığı Akçaabat Koyu ve Büyükliman bu kıyıdaki başlıca girintilerdir.

    Karadeniz Bölgesi’nin doğu kesiminde görülen her mevsimi yağışlı ılıman iklim Trabzon ilini de etkiler. İç kesimlerden kıyıya ve kıyıda da orta kesimden hem batıya, hem doğuya doğru gidildikçe yağış miktarı artar. Ortalama olarak yılda 141 günü yağışlı geçen Trabzon kentinde yerin karla örtülü olduğu süre yılda bir hafta kadardır. Kıyı kesiminde yazın 40°C’yi bulan sıcaklar ve kışın da — 10°C’ye kadar düşen soğuklar görülmez. Ama güneydeki dağlık kesimde bu sınırları aşan hava sıcaklıklarına rastlanabilir. Trabzon ili doğal bitki örtüsü açısından oldukça zengindir. Dağlık yörelerde geniş alanlar kaplayan, ormanlar alçak kesimlerde tarım toprağı elde etmek amacıyla büyük ölçüde yok edilmiştir. Bu ormanlar yaklaşık 1.600 metreye kadar kestane, kızılağaç, gürgen ve daha çok kayınlardan, yüksek kesimlerde ise ladinlerden oluşur.

Tarih

Ele geçen bazı buluntuların günümüzden 7.500 yıl önce başlayan Bakır Çağı’na ve daha sonra yaşanan Tunç Çağı'na ait olduğu sanılmaktaysa da, gerekli araştırma çalışmaları tamamlanmadığından Trabzon yöresinin ayrıntılı yerleşim tarihine ilişkin yeterli bilgi yoktur. İÖ 7. yüzyılda Miletli denizcilerin yerleşim yeri kurduğu Trabzon kıyıları daha sonra Kimmerler’in saldırısına uğrayarak yağmalandı. Medler ile Persier'in denetim sağladığı dönemden sonra İÖ 3. yüzyıl başlarında kurulan Pontos Krallığı'nın egemenliği altına giren Trabzon yöresi, İÖ 1. yüzyılda Roma İmparatorluğu'na bağlandı. Bizans döneminde, 8. ve 9. yüzyıllarda birçok kez Arapların saldırısına uğradı ve bir süre Araplar’ın elinde kaldı. 11. yüzyıl başlarında Bizans’ın Khaldia Theması’nın (yerel yönetim birimi) sınırları içinde olan yöreye Türkmenler ilk kez 1048’de gelmeye başladı. Bizans’ın Trabzon’a gönderdiği valilerin bağımsızlık ilan ederek yönettiği yöre, birçok kez bu valiler, Bizans ordusu ve Türkmenler arasında yapılan savaşlara sahne oldu. Latinler 1204’te Konstantinopolis’i (bugün İstanbul) ele geçirince buradan kaçmak zorunda kalan Komnenos hanedanı, Gürcü Kraliçesi Tamara’nın da yardımıyla Trabzon’da bir devlet kurdu. Trabzon Rum İmparatorluğu, Pontos Devleti ya da Trabzon İmparatorluğu adıyla tarihe geçen bu yönetim, çeşitli güçlerin birçok kez ele geçirme girişimine karşın, Trabzon yöresinin de içinde yer aldığı Karadeniz kıyısındaki dar bir şeritte 257 yıl boyunca egemenliğini korudu. Trabzon yöresi 1461'de Fatih Sultan Mehmed tarafından Osmanlı Devleti’nin topraklarına katıldı. Osmanlılar'ın eline geçtiğinde halkının büyük bölümü Rumlar’dan oluşan Trabzon yöresi Celali Ayaklanmaları’ndan zarar gördü. 17. yüzyılın ilk yarısında birçok kez Karadeniz'in kuzey kıyısından teknelerle gelen Kazaklar’ ın, 19. yüzyıl başlarında da Ruslar’ın saldırısına uğradı. Şatıroğulları ve Tuzcuoğulları gibi bazı yerel yöneticilerin Osmanlı Devleti’ ne karşı ayaklanmaları yöre halkını uzun bir süre etkiledi. I. Dünya Savaşı (1914-18) sırasında 1916'dan 1917’ye kadar Ruslar’ın işgali altında kalan Trabzon yöresi Rus ordusunun çekilmesinden sonra silahlı Rum Pontos ve Ermeni çetelerinin etkinliklerine sahne oldu. 1918’de Osmanlı ordusu tarafından kurtarılan yörede Pontos çetelerinin etkinliği daha sonra da sürdü. Trabzon yöresi cumhuriyetten sonra il yapıldı.

Ekonomi

1990 Genel Nüfus Sayımı’nin geçici sonuçlarına göre halkının yüzde 62’si kırsal kesimde yaşayan Trabzon ilinde ekonomi daha çok tarıma dayalıdır. İklimi oldukça nemli ve ekim alanları kısıtlı olan ilde, çeşitlenmemiş olan bitkisel üretimde ürün miktarları düşüktür. Ekonomik değeri oldukça yüksek ürünler elde edilmesi halkın belli bir kesimine yetecek ölçüde gelir sağlarsa da, bu durum tarımla geçinen halkın bir bölümünün nüfus artışı nedeniyle il dışına göç etmesine engel olamaz. Yetiştirilen başlıca bitkisel ürünler patates, yaş çay yaprağı, mısır ve fındıktır. Az miktarda kara lahana, tütün, mandalina, portakal ile öteki bazı sebze ve meyveler de yetiştirilir.

   Önemli miktarda sığır beslenen Trabzon ilinde hayvancılık başlıca gelir kaynaklarmdandır. Koyun da yetiştirilen ilde arıcılık yapılır. Kıyı kesiminde yaşayan halkın bir bölümü balıkçılıkla uğraşır. Dağlık kesimde yaşayan köylülerden bazıları da ormancılık işlerinde çalışır.

    Türkiye balık üretiminde Trabzon ilinin önemli bir payı vardır. Yöre halkının beslenme geleneğinde mısır unu, hamsi ve kara lahanadan yapılan yemekler ilk sırayı alır. Trabzon ilinin başlıca hayvansal ürünlerinden olan Vakfıkebir yağı eskiden özellikle İstanbul’da aranan bir üründü.

    Sanayisi fazla gelişmemiş olan ildeki başlıca kuruluşların, çay, süt ürünleri, hamsi konservesi, balık unu ve balıkyağı, yem. hazır giyim, deri, orman ürünleri, metal eşya, çimento, tuğla ve kiremit fabrikalarıdır. Küçük sanayi etkinliği gelişmiş olan Trabzon ilinde dokumacılık, orman ürünlerini işleme, fındık kırma gibi işlerle uğraşan atölyeler ile kıyı kesiminde de tekne yapım yerleri vardır.

    Yeraltı kaynakları açısından önem taşımayan ilde değerli ve sürekli olarak işletilebilecek ölçüde zengin cevher yataklarına rastlanmamıştır.

    Tatilini yaylalarda geçirmek isteyenler ile dağcılığa, öteki doğa sporlarına, kamp kurmaya, akarsu ve küçük göllerde alabalık avlamaya meraklı olanlar için Trabzon ili çok zengin doğal değerlere sahiptir. Bunun yanı sıra tarihsel yapı kalıntıları açısından da zengin olan yöre, her yıl çok sayıda yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret edilir. 1988'de Artvin iline bağlı Hopa ilçesinde Sarp sınır kapısının açılmasının il turizmine bir canlılık ve çeşitlilik kattığı gözlenmektedir. Günübirlik ya da birkaç günlüğüne otomobilleriyle yöreye gelen Rusya'lı turistler, yanlarında getirdikleri bazı eşyaları satıp gereksinmeleri olan başka eşya ve maddeleri alarak ülkelerine dönerler. “Bavul turizmi” olarak adlandırılan bu etkinlik daha çok yörenin ticari yaşamını renklendirir.

    Trabzon yöresi ulaşım açısından çok eski dönemlerden günümüze kadar önemli bir konumdadır. İran'dan gelen tarihsel ticaret yolu yüzyıllardır Trabzon limanında Karadeniz kıyısına ulaşır. Bu kıyıdaki yerleşmeler arasında ulaşım, dağların kolay geçit vermemesi nedeniyle, eskiden yaygın olarak denizyoluyla yapılırdı. Bu yerleşmeler 1950’lerden sonra karayolu ulaşımına öncelik tanınması sırasında Karadeniz kıyı yolu aracılığıyla birbirine bağlanınca, denizyolu ulaşımı eski önemini yitirdi. Aşkale’de E-23 Karayolu’ndan ayrılan E-390 Karayolu, Zigana Dağlan’ndan geçerek Trabzon kentinde Karadeniz kıyı yoluna bağlanır. Bu yol eskiden ünlü Zigana Geçidi’nde (2.010 metre) aştığı Zigana Dağları’nı günümüzde bir tünelle geçer.

Toplum ve Kültür

İlkçağda Trabzon yöresini de içine alan Karadeniz’in doğu kıyılarında Khalybler yaşıyor du. İÖ 7. yüzyıldan sonra bu kesime Ege Denizi’nin batı kıyısındaki gelişmiş kentlerde yaşayan ve Yunanca konuşan bazı halk toplulukları önce ticaret, ardından da kalıcı olarak yerleşmek amacıyla gelerek yerleşti. İS 3. Yüzyılda Hristiyanlığın yaygınlaşması sırasında Helenistik uygarlık yörede yaşayan halklar arasında birleştirici bir etki yarattı. Ortodoks dünyası açısından büyük bir önem taşımış olan yöre, Trabzon Rum İmparatorluğu döneminde gelişti ve zenginleşti. Bir bölümü bu döneme ait olan tarihsel yapılardan bazıları uğradığı yıkıma karşın günümüzde hâlâ ayaktadır. Yörede yaşayan Rumlardan bir bölümü Osmanlılar tarafından İstanbul’a gönderildi ve yerlerine iç kesimlerden getirilen Türkmenler ile Giresun yöresindeki Çepniler ’in bir bölümü yerleştirildi. 16. yüzyılın ilk arısında Trabzon kentinde Müslüman olmayanların yaşadığı 14 mahalleye karşılık 10 Müslüman mahallesi vardı. 19. yüzyılın sonlarına varıldığında Rumlar ve Ermeniler yöre halkının yüzde 20’sini bile oluşturmuyordu. Osmanlı döneminin son yıllarında Pontus Cemiyeti’ne bağlı çetelerin yörede bağımsız bir devlet kurmak amacıyla giriştiği etkinlikler sırasında buna karşı direnen güçlerle girdiği silahlı çatışmalar Trabzon’un önemli ölçüde zarar görmesine yol açtı. Yörede yaşayan Rumlar, Lozan Barış Antlaşması'nın (24 Temmuz 1923) imzalanmasından sonra Yunanistan'a gönderildi. Yörede yaşamış olan Rumlar’ın konuştuğu Trabzon dilini Yunanlılar anlamazdı. Yerel bazı dillerle Rumca'nın karışımından oluşan Trabzon dili, eskiden yörenin bazı kesimlerinde yaşayan Müslüman halk arasında da konuşulurdu.

    Tarihsel değerler açısından oldukça zengin olan Trabzon ilinde yer alan başlıca tarihsel yapılar, Trabzon kentinin batısındaki Ayasofya Kilisesi (Hagia Sophia) ile Maçka ilçe merkezinin yaklaşık 17 km güneyindeki Sumela (Sümela) Manastırı’dır.

    Trabzon kentinin Fatih mahallesinde yer alan Ayasofya Kilisesi, İmparator I. Manuel Komnenos tarafından 1238 ile 1263 arasında yaptırılmış, mimarlık açısından önemli bir tarihsel yapıdır. Batıdaki çan kulesi 1427’de yapılmış olan kilisenin iç duvarları dinsel konulu çeşitli resimlerle süslenmiş fresklerle kaplıdır. Trabzon Osmanlılar tarafından alındıktan sonra 1484'te camiye çevrilen kilise, 1958-62 arasında onarıldı. Ayasofya Kilisesi 1964’te müze olarak ziyarete açıldı.

    Meryemana Manastırı olarak da adlandırılan Sumela Manastırı, Maçka ilçesinin güneydoğu kesimindeki dağlık bir alanda ve Meryemana Deresi vadisinin duvarı andıran sarp yamacında yer alır. Bu kayalık yamaçta vadiden 200 metre yüksekte bulunan doğal bir girintinin genişletilmesiyle oluşturulan düzlükte yapılmış olan manastırın ana giriş kapısına, kayalara oyulmuş 64 basamaklı bir merdivenle ulaşılır. Buradan 92 basamaklı
merdivenle inilen manastır avlusunun solunda mağara kilise yer alır. Bu avlunun sağında, uçurum boyunca keşiş hücreleri uzanır. Kilisenin içini ve dışını süsleyen dinsel konulu freskleri önemli ölçüde tahrip olan ve yakın yıllarda onarım görmeyen Sumela Manastırı çok harap bir durumdadır. 4. yüzyıl başlarında
Atina’dan gelen iki keşiş tarafından kurulduğu söylenirse de, kesin yapım tarihi bilinmemektedir. Ortodokslar'ın en kutsal merkezlerinden biri olan Sumela Manastırı'ndaki keşiş hücrelerinin III. Aleksios Komnenos döneminde 14. yüzyılda eklendiği bilinmektedir. Trabzon imparatorlarının taç giyme törenleri Sumela Manastırı'nda yapılırdı. Manastırın dinsel açıdan büyük önem taşımasının nedenlerinden biri de Kara Meryem ikonası olarak da bilinen Hz. Meryem ikonasının yüzyıllar boyunca burada saklanmış olmasıdır. Trabzon imparatorları tarafından çeşitli armağanlar gönderilerek etkinliğinin sürdürülmesi sağlanan manastır, Osmanlı döneminde de önemini korudu. Birçok Osmanlı padişahının manastıra armağan gönderdiği ve onarımına katkıda bulunduğu bilinmektedir. Sumela Manastırı'na Osmanlı padişahları tarafından bazı özel haklar tanınmasının başlıca nedeni, Hz. Meryem'in Müslümanlar’ca da kutsal sayılmasıdır. 1923’te Rumlar'ın Yunanistan'a gitmesinden sonra terk edilen manastırın ahşap döşemeleri ve çatısı 1930'daki bir yangında tümüyle yandı. Günümüzde, geriye kalan taş duvarlarıyla Meryemana vadisinin alçak kesimlerinden bakıldığında görkemli bir görüntü veren ve uzun bir süre yöre halkı tarafından bir ziyaret ve adak yeri olarak değerlendirilen Sumela Manastırı, ilk kez 1972’de koruma altına alındı. Her yıl Trabzon yöresine binlerce yabancı turist gelmesinin başlıca nedeni olan Sumela Manastırı’nın çevresindeki 4.800 hektarlık alan 9 Eylül 1987'de ulusal park olarak ayrıldı. Maçka-Altındere Vadisi Milli Parkı adıyla koruma altına alınan bu alana gelenler kamp kurma, piknik yapma ve sportif balıkçılık olanaklarından yararlanır.

    Trabzon yöresi halkının başlıca geleneksel el sanatları bakırcılık, dokumacılık, ağaç işçiliği, silah yapımcılığı, kuyumculuk, çorap örücülüğü ve bıçakçılıktır. Zaman içinde bu sanatlardan bazıları eski önemini yitirmiştir. Günümüzde Trabzon yöresinin başlıca el sanatı ürünleri kemik ya da boynuz saplı ve çift oluklu Sürmene bıçağı, ağaçtan yapılma beşikler ve şimşir kaşıklar, gümüş ve altın tellerden hasır örgü biçiminde, kadınlar tarafından işlenen zarif Trabzon bilezikleridir.

İl Merkezi: Trabzon

Trabzon kenti, Samsun'dan sonra Karadeniz Bölgesi’nin ikinci en büyük il merkezi ve yerleşim yeridir. İlin kuzey kesimindeki Karadeniz kıyısında yer alan kent, İÖ 7. Yüzyılda Miletli denizciler tarafından bir ticaret kolonisi olarak kuruldu. Bazı kaynaklar koloninin kurulduğu bu kesimde İÖ 2000’den beri bir yerleşme yeri bulunduğunu yazar. Yerleştikleri yörede yüzey şekillerinin masayı andıran sekiler biçiminde kıyıya doğru alçaldığını gören Miletliler, Eski Yunanca "masa" sözcüğünün karşılığı olan trapeza'dan esinlenerek kente Trapezous adını verdiler. Zamanla Trapezus, Trapezund ve Trebizond gibi bazı değişimler geçiren bu ad daha sonra Trabzon biçiminde söylenmeye başlandı.

    Bir liman kenti ve ticaret merkezi olarak yüzyıllar boyunca önem taşıyan kent, Bizans döneminde aynı zamanda başlıca dinsel merkezlerdendi. Trabzon Rum İmparatorluğu’nun başkenti olan Trabzon, Osmanlı döneminde eyalet ve vilayet merkezliği yaptı. 1867’de çıkan bir yangından zarar gördü, 1895’te
de bir Ermeni ayaklanmasına sahne oldu. I. Dünya Savaşı sırasında 1914 ve 1915’te birçok kez Rus donanması tarafından bombardıman edilmesi sırasında kentte 1.000’den fazla Trabzonlu yaşamını yitirdi. 1916’da Ruslar tarafından işgal edilen, onların çekilmesinden sonra Rum ve Ermeni çetelerinin eline geçen kent 1918’de kurtarıldı. Bu çetelerin etkinliğine direnmek amacıyla bazı Trabzonlu tüccarların önderliğinde 1919'da kurulan Trabzon Muhafaza-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti'nin merkezi kentteydi. Kurtuluş Savaşı'ndan oldukça yıkıma uğramış biçimde çıkan Trabzon kenti daha sonra onarılarak gelişmesini sürdürdü.

    İldeki sanayi kuruluşlarının önemli bir bölümü Trabzon kentindedir. Önemli karayollarının kesiştiği bir kesimde, kıyı boyunca doğu ve batı yönünde gelişmesini sürdüren kent, Karadeniz Bölgesi'nin doğu kesimindeki en gelişmiş olanaklara sahip ticaret ve hizmet merkezidir. Aynı zamanda bir liman kenti olan Trabzon, havaalanından yapılan düzenli uçak seferleriyle ülkemizin öteki merkezleriyle bağlantı kurar. Birçok sağlık kuruluşu da bulunan kentteki başlıca eğitim kurumu Karadeniz Teknik Üniversitesi’dir.

    Kentin nüfusu 144.805’tir (1990 geçici sonuç).

 Trabzon İline İlişkin Bilgiler

Yüzölçümü: 4.685 km2.

Nüfus: 809.720 (1990 geçici sonuç).

İl Trafik No: 61.

İlçeler: Trabzon (merkez), Akçaabat, Araklı, Arsin, Beşikdüzü, Çarşıbaşı, Çaykara, Dernekpazarı, Düzköy,
Hayrat, Köprübaşı, Maçka, Of, Sürmene, Şalpazarı, Tonya, Vakfıkebir, Yomra.

İilgi Çekici Yerler: Maçka-Altındere Vadisi Milli Parkı; Sürmene Çamburnu orman içi dinlenme yeri; Çakırgöl, Uzungöl, Boztepe, Çifteçamlık, Kalepark, Kisarna (Bengisu), Soğuksu, Zefanos (Bulak) mesire ve
sayfiye yerleri; Trabzon Kalesi ve Akçakale; Kaymaklı, Kızlar (Panagia Theoskepastos), Gregorios Peristera (Hızır ilyas), Kızlar (Panagia Kerameste), Sumela (Sümela) ve Vazelon manastırları; Hagios Savaş (Maşatlık) Mağara Kiliseleri; Hagia Anna (Küçük Ayvasıl), Ayasofya (Hagia Sophia), Sotha (St. John), Hagios Theodoros, Hagios Konstantinos, Hagios Khristophoras, Hagios Kiryaki, Santa Maria, Hagios Mikhail ve Panagia Tzita kiliseleri; Fatih (Panagia Khrysokephalos Kilisesi), Nakip (Hagios Andreas Kilisesi), Yeni Cuma (Hagios Eugenios), Hüsnü Köktuğ (Hagios Eleutherios), İskender Paşa, Semerciler ve Çarşı camileri; Gülbahar Hatun Camisi ve Türbesi; imaret Deresi, Kavaklı ve Kuzgundere (inceköprü) sukemerleri; Bedesten; Alaca Han, Vakıf Han ve Taşhan; Sekiz Direkli Hamam, Paşa ve Hacı Arif hamamları; Eirene Kulesi (Fatih Cephaneliği); Abdullah Paşa ve Abdülhamid çeşmeleri; Zağanos Köprüsü; Trabzon Ayasofya ve Trabzon Atatürk müzeleri.

Trabzon Resimleri